Translation of "Ken" in Japanese

0.016 sec.

Examples of using "Ken" in a sentence and their japanese translations:

Gidelim, Ken.

さあ行こう、ケン。

Ken mutlu.

- ケンは幸福です。
- ケンは幸せです。

Gidelim Ken.

さあ行こう、ケン。

Ken koşmuyodu.

ケンは走っていませんでした。

Ken vazgeçti.

ケンは降参した。

- Ken yanımda çalışıyordu.
- Ken yanımda koşuyordu.

ケンは私と並んで走った。

- Ken iyi yüzebilir.
- Ken iyi bir yüzücüdür.

ケンは泳ぐのが上手だ。

Köpeğin adı Ken.

その犬の名前はケンです。

Ken kollarını indirdi.

ケンは降参した。

Ken yanıma oturdu.

ケンは私のとなりに座った。

Ken iyi yüzebilir.

ケンは泳ぐのが上手だ。

Ken adını hatırlayamadı.

ケンは彼の名前を思い出せなかった。

Ken mutlu görünüyor.

健は楽しそうに見える。

Ken Kyoto'ya vardı.

ケンは京都に着いた。

Ken mumları yaktı.

ケンがろうそくに火をつけた。

Ken, seni seviyorum.

ケン、大好きだよ。

Onun adı Ken.

その名前はケンです。

Ken elbiselerini giydi.

ケンは服を着た。

Ken hızlı koşmalıdır.

ケンは速く走らなければいけない。

Onu Ken yaptı.

ケンは間に合った。

Ken ne yiyor?

ケンは何を食べていますか。

Ken yüzmede iyidir.

- ケンは泳ぐのが上手です。
- ケンは水泳が得意だ。

Ken ağaçtan indi.

ケンが木から下りてきた。

Ken sizi arıyor.

ケンがあなたを探していましたよ。

Ken bana geldi.

ケンが、私のところにやってきた。

- Mike ve Ken arkadaştırlar.
- Mike ve Ken arkadaşlar.

マイクとケンは友達です。

- Arkadaşlarım bana Ken diyorlar.
- Arkadaşlarım bana Ken derler.

友達はぼくをケンと呼ぶ。

- Sizinle tanışmak hoştu, Ken.
- Tanıştığımıza memnun oldum, Ken.

初めましてケン。

- Ken tenis oynuyor mu?
- Ken tenis oynar mı?

ケンはテニスをしますか。

- Ken beni satrançta yendi.
- Ken satrançta beni yendi.

ケンはチェスで私を打ち負かした。

- Ken gelemeyecek kadar çok meşgul.
- Ken, gelemeyecek kadar meşgul.
- Ken, gelemeyecek kadar yoğun.

健はとても忙しくて来ることができない。

- Ken Kyoto'yu asla ziyaret etmedi.
- Ken Koyoto'ya hiç gitmedi.

健は一度も京都を訪れたことがない。

- Ken şu anda ne yapıyor?
- Ken şimdi ne yapıyor?

- ケン君は今何をしていますか。
- ケンは今何をしているの?

- Yankesicilere karşı uyanık ol Ken.
- Yankesicilere karşı uyuma Ken.
- Yankesicilere karşı gözün açık olsun Ken.

ケン、すりには警戒しろよ。

Ken yüzebilir, değil mi?

健は泳げますね。

Ken dördünün en gencidir.

ケンは4人のうちで一番年下です。

Eve geldiğimde, Ken okuyordu.

私が帰宅したとき、ケンは読書をしていた。

Ken hızlı koşmak zorundadır.

ケンは速く走らなければいけない。

Ken hızlı koşmak zorunda.

ケンは速く走らなければいけない。

Ken tepeye kadar koştu.

ケンは坂を駆け上った。

Ken ikisinden daha uzundur.

健は2人のうちで背が高いほうだ。

Ken iki kedi besler.

健は猫を2匹飼っている。

Ken için oy kullandım.

私はケンに投票した。

Ken henüz arabayı yıkamadı.

健はまだ車を洗っていません。

Ken Seiko'dan daha yaşlı.

ケンは、聖子より年上です。

Ken otobüsle okula gidiyor.

- ケンはバスで通学する。
- 健はバス通学をしている。

Dün Ken ile buluştum.

昨日ケンに会った。

Ken kızlara karşı naziktir.

健は女の子に親切です。

Ken bir futbol oyuncusu.

健はフットボールの選手です。

Şu köpeğin adı Ken.

その犬の名前はケンだ。

Ken Beyzbol kulübüne katıldı.

ケンは野球部に入った。

Ken battaniyeyi ikiye katladı.

ケンは毛布を二つに畳んだ。

Ken duvarın üzerinden atladı.

ケンは壁を飛び越えた。

Ken onun ismini hatırlayamadı.

ケンは彼の名前を思い出せなかった。

Ken hevesli bir öğrenci.

ケンは熱心な生徒です。

Ken trenin gelişini bekliyor.

ケンは電車の到着を待っている。

Ken yardım için bağırdı.

ケンは大声で助けを求めた。

Ken koltuk değnekleriyle yürüdü.

ケンは松葉づえをついて歩いた。

Ken, bir bisiklet istiyor.

ケンは自転車を欲しがっています。

Ken bisikletini beyaza boyadı.

ケンは自転車を白く塗りました。

Ken sınava güvenle girdi.

ケンは自信をもって試験を受けた。

Ken dün evde miydi?

ケンは昨日家にいましたか。

Ken eski paralar toplar.

ケンは古いコインを集めている。

Ken müziği çok sever.

ケンは音楽がとても好きです。

Ken otobüsle okula gider.

- ケンはバスで通学する。
- 健はバス通学をしている。

Ken o zaman çalışıyordu.

ケンはその時走っていました。

Ken gömleğini ters giymişti.

ケンはシャツを裏返しに着た。

Ken kamp yapmayı sever.

ケンはキャンプ生活が好きだ。

Ken seni ben zannetti.

ケンは、わたしとあなたを間違えた。

Kim, Ken ile yaşıyor.

キムはケンと同居している。

Araban Ken tarafından yıkandı.

あなたの車はケンによって洗われました。

Mike ve Ken arkadaşlar.

マイクとケンは友達です。

Ken gelmek için çok meşgul.

健はとても忙しくて来ることができない。

Meg Ken kadar uzun boylu.

メグは、ケンと同じぐらい背が高い。

Meg ve Ken bankta oturdu.

メグとケンはベンチにこしかけていた。

"Ken megul mü?" "Evet,meşgul."

「ケンは忙しいですか」「はい」

Ken Bill kadar uzun boylu.

健はビルと同じくらいの背丈です。

Ken o adamın adını hatırlayamadı.

ケンは彼の名前を思い出せなかった。

Ken babasının durumu hakkında sordu.

ケンは彼のお父さんの容態を尋ねた。

Ken dün öğretmenini ziyaret etti.

ケンは昨日、先生を訪問した。

Ken daha önce İngiltere'de bulundu.

健は以前イングランドに行ったことがあります。

Ken her gün beni arar.

ケンは毎日私に電話をかけてくる。

Ken gelecek yıl 15 olacak.

ケンは来年で15歳になる。

Ken oldukça iyi bir atlet.

健はなかなかのスポーツマンだ。

Ken dün arkadaşları ile konuştu.

健はきのう友達と話しました。

Ken kazara yanlış otobüse bindi.

ケンは間違ったバスに乗った。

Jill filmi Ken ile izledi.

ジルはケンとその映画を見た。

Merhaba, benim adım Ken Saitou.

こんにちは、ぼくの名前は斎藤健です。

Ken günden güne yüzmeye gider.

ケンは毎日水泳に行く。

Ken, babası hakkında soruşturma yaptı.

ケンは彼のお父さんの容態を尋ねた。

Ken bir baş ağrısından şikayetçi.

ケンは頭痛をうったえた。

Ken öğlene kadar evde olacaktır.

ケンは昼まで家にいるでしょう。

Ken köpeğine orada beklemesini söyledi.

- ケンは自分の犬に、そこで待つよう命じた。
- ケンは自分の犬に、そこで待つように命令した。

Ken dün gece İngilizce çalıştı.

ケンは昨晩英語を勉強しました。

Ken dün öğretmenine ziyarette bulundu.

ケンは昨日、先生を訪問した。

Ken tekrar denemeye cesaret edemez.

ケンは再度試みる勇気がない。

Ken yurtdışına gitmeye karar verdi.

ケンは外国に行くことに決めた。

Ken eve dönerken onunla karşılaştı.

ケンは家に帰る途中彼女に会った。