Translation of "Fincan" in Japanese

0.015 sec.

Examples of using "Fincan" in a sentence and their japanese translations:

Fincan güzel.

そのカップは素敵だ。

Fincan kırıldı.

カップが割れた。

Üç fincan kahve içtin.

君はコーヒーを3杯も飲んだよ。

Bir fincan daha iç.

もう1杯召し上がれ。

Bir fincan kahve getirdim.

コーヒーを持ってきたよ。

Bir fincan kahve, lütfen.

- コーヒー一杯ください。
- コーヒーを一杯下さい。
- コーヒーを1杯、おねがいします。

İki fincan kahve içtim.

私はコーヒーを2杯飲んだ。

Bir fincan çay istiyorum.

私はお茶が1杯ほしい。

Bir fincan çay lütfen.

紅茶を1杯お願いします。

Bu fincan ne güzel!

この茶わんはなんとすばらしいのでしょう。

Bir fincan kahve istiyorum.

私はコーヒーが飲みたい。

- Bir fincan kahve kafamı aydınlattı.
- Bir fincan kahve kafamı temizledi.

- 一杯のコーヒーを飲んだら頭がすっきりした。
- コーヒー1杯で頭がすっきりしたよ。

Lütfen bize iki fincan çay ve bir fincan kahve getirin.

お茶を2杯と、コーヒーを1杯お願いします。

Bir fincan kahve mi veya bir fincan çay mı tercih edersin?

コーヒーと紅茶、どちらがいいですか。

Bir fincan daha kahve istiyorum.

コーヒーをもう1杯飲みたいのですが。

Bir fincan süt ister misin?

- ミルクを一杯いかが。
- ミルクはいかがですか。
- 牛乳をお飲みになりますか。

Masanın üstünde bir fincan var.

- テーブルの上に茶碗があります。
- テーブルの上にカップがある。

Ben güzel bir fincan buldum.

素敵なカップを見つけた。

Bir fincan çay içmek istiyorum.

紅茶を一杯飲みたい。

Bir fincan kahveye ne dersin?

コーヒーを一杯いかがですか。

O fincan keki yiyecek misin?

あのカップケーキ、食べるつもりなの?

Tom Mary'ye bir fincan uzattı.

トムはメアリーにカップを手渡した。

Bir fincan kahve ister misin?

コーヒーを1杯いかがですか?

Bir fincan kahve içmek isterim.

コーヒーが1杯飲みたいのですが。

Bir fincan kahve içmek istiyorum.

- 私はコーヒーが飲みたい。
- コーヒーをお願いします。

Kafede bir fincan kahve içtim.

- 私は喫茶店でコーヒーを1杯飲みました。
- 私は、喫茶店でコーヒーをいっぱい飲んだ。
- 私は、喫茶店でコーヒーを一杯飲んだ。
- 私はカフェでコーヒーを一杯飲みました。

Bana bir fincan kahve getir.

私にコーヒー1杯持ってきて下さい。

O bir fincan kahve içti.

彼はコーヒーを1杯飲んだ。

Bana bir fincan kahve ver.

コーヒー一杯ください。

Bir fincan kahve içer misiniz?

- コーヒー一杯いかがですか。
- コーヒーを一杯飲みませんか。

Bir fincan kahve ister misiniz?

コーヒーを一杯いかがですか。

Bir fincan daha kahve içebilirim.

コーヒーをもう一杯飲みたいな。

Bir fincan kahve alabilir miyim?

コーヒーを1杯、おねがいします。

Bir fincan kahve beni canlandırdı.

コーヒーを1杯飲んで私は元気を回復した。

Babana bir fincan kahve al.

お父さんにコーヒーを持っていきなさい。

Bir fincan çay içer misin?

お茶を一杯飲みませんか。

Tom bir fincan kahve içti.

トムはコーヒーを1杯飲んだ。

Ben bir fincan kahve istiyorum.

- コーヒーが飲みたい。
- コーヒーをお願いします。

Bir fincan çay alabilir miyim?

紅茶を1杯いただけますか。

- Bir fincan çay daha ister misin?
- Bir fincan daha çay alır mısın?

- もう一杯お茶をいかがですか。
- もう1杯紅茶をいかがですか。
- お茶をもう一杯飲みませんか。

- Çok susadım. Bir fincan kahve istiyorum.
- Susadım. Bir fincan kahve içmek istiyorum.

のどがかわいています。コーヒーを一杯飲みたいのですが。

Bir fincan kahve içerken sohbet ederdik.

昔はよくコーヒーを飲みながら話したものだ。

Size bir fincan sıcak kahve yapayım.

熱いコーヒーを入れてあげましょう。

Bana bir fincan kahve yapar mısın?

もしよかったら、コーヒーでも入れてくれませんか。

Bir fincan daha kahve almaz mısınız?

もう一杯コーヒーはいかがですか。

Masanın üstünde kırık bir fincan vardı.

テーブルの上にこわれた茶碗がありました。

Benim için bir fincan çay doldurdu.

彼女は私にお茶を1杯入れてくれた。

Lütfen bana bir fincan kahve ver.

- コーヒーください。
- 私に1杯コーヒーをください。

Fincan yere düştü, param parça oldu.

コップは床に落ちて、粉々に割れた。

Bir fincan kahve içerken onu bekliyorduk.

私たちはコーヒーを飲みながら彼を待っていた。

Lütfen bana bir fincan kahve yap.

コーヒーを1杯入れて下さい。

Bana bir fincan çay yapar mısın?

お茶を一杯入れてくれないか。

Bir fincan kahve içerken sohbet ettiler.

彼らはコーヒーを飲みながら話をした。

Bana bir fincan daha çay verin.

もう一杯お茶をください。

Bir fincan kahve içerken sohbet edelim.

コーヒーを飲みながら話しましょう。

Biri benim bütün fincan keklerimi yemiş.

誰かが僕のカップケーキ全部食べちゃった。

Bir fincan kahve içerken sohbet ettik.

私たちはコーヒーを飲みながらおしゃべりをした。

Bana bir fincan kahve verir misin?

コーヒーを1杯いただけませんか。

Yaklaşık bir buçuk fincan pirinç pişirin.

お米2合炊いといて。

Şimdi bir fincan çay ister misin?

さあお茶を一杯いかがですか。

Bana bir fincan kahve getir, lütfen.

コーヒーを持ってきてくれないか。

Bir fincan kahve içerken planı tartışalım.

- コーヒーを飲みながらその計画について話し合いましょう。
- コーヒーでも飲みながら、そのプランについて話し合おうか。

Bir fincan kahve almaya ne dersin?

- コーヒーを一杯いかがでしょうか。
- コーヒーをお飲みになりませんか。

Bir fincan daha kahve alır mısınız?

コーヒーをもう一杯飲みませんか。

Bir fincan daha kahve ister misin?

コーヒーをもう一杯どうですか。

Bana bir fincan kahve daha verin.

コーヒーをもういっぱいください。

Bir fincan kahve daha almak istiyorum.

コーヒーをもう1杯いただきたい。

Lütfen bize iki fincan kahve getir.

コーヒーを2杯お願いします。

Bir fincan daha kahveye ne dersin?

- コーヒーもう一杯いかがですか。
- コーヒーのお代わりはいかがですか?

Bir fincan daha kahve ister misiniz?

- コーヒーのお代わりはいいですか。
- コーヒーのおかわりはいかがですか。

Lütfen bana bir fincan çay getir.

お茶を一杯持って来て下さい。

Bir fincan daha çay ister misin?

お茶をもう一杯いかがですか。

Bir fincan kahve daha içmek istiyorum.

- コーヒーをもう1杯飲みたいのですが。
- コーヒーをもう1杯いただきたい。
- コーヒーのお代わりをお願いします。

Bir fincan çay alacaksın, değil mi?

紅茶を1杯お飲みになりませんか。

- Bir bardak çay ister misiniz?
- Bir fincan çay içer misin?
- Bir fincan çay ister misiniz?

お茶を一杯いかがですか?

Bir fincan koyu kahve olmadan uyanmak zordur.

強いコーヒー一杯がなければなかなか目が覚めない。

Bir fincan süt iç, sana iyi gelir.

ミルクを一杯飲みなさい。それは体のためになるよ。

O, küplere bindi ve bir fincan fırlattı.

- 彼は、かんしゃくを起こしてコップを投げた。
- 私はかんしゃくを起こしてコップを投げた。

Sabahleyin her zaman iki fincan kahve içerim.

私はいつも朝にコーヒーを2杯飲みます。

Bir fincan daha çay içmek ister misiniz?

- もう一杯お茶をいただきませんか。
- お茶をもう一杯飲みませんか。
- お茶もう1杯いかがですか?

Bir fincan kahve içerken onunla sohbet etti.

彼はコーヒーを飲みながら彼女と雑談した。

Oradaki kafeteryada bir fincan kahve içmeye gidelim.

あそこの喫茶店でコーヒーでも飲もう。

Şimdi istediğim şey bir fincan sıcak kahve.

- 今欲しいのは熱い一杯のコーヒーです。
- 私が今欲しいのは一杯の熱いコーヒーです。

Babam her sabah bir fincan kahve içer.

私の父は毎朝1杯のコーヒーを飲みます。

Bir fincan kahve içerken neşeyle sohbet ettik.

私たちは、一杯のコーヒーを飲みながら、楽しく語らった。

Bir fincan kahve benim baş ağrımı hafifletti.

コーヒーを一杯飲んだら頭痛が軽くなった。

Ben bir fincan kahve için can atıyorum.

コーヒーが飲みたくて仕方がない。

Kafeteryada bir fincan kahve içerken sohbet ediyorlar.

カフェテリアでコーヒーを飲みながら話しているよ。

Bir fincan çay için içeri gelmez misin?

おはいりになって、お茶でも召し上がりませんか。

Ben gitmeden önce bir fincan daha çay istiyorum.

出かける前にお茶をもう一杯飲みたいな。

İki dilim tost ve bir fincan çay istiyorum.

トースト2枚と紅茶1杯をください。

"Bir fincan daha kahve içer misiniz?" "Hayır, teşekkürler."

「もう一杯コーヒーを飲みませんか」「いいえけっこうです」

Öğle yemeğinden sonra bir fincan kahveye ne dersin?

昼食後、コーヒーを一杯いかがですか。

"Sana bir fincan kahve getireyim." "Bunu takdir ediyorum."

「コーヒーを持ってきてあげるよ」「どうもありがとう」

Bir fincan kahvenin seni daha iyi hissettirebileceğini düşündüm.

コーヒー一杯であなたの気分がよくなるかもしれないって思ったの。