Translation of "Bekliyordu" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Bekliyordu" in a sentence and their japanese translations:

Tom bekliyordu.

トムは待っていた。

Binanın önünde bekliyordu.

彼女はその建物の前で待っていた。

Avukat onu bekliyordu.

弁護士は彼を待っていた。

Avukat Ben'i bekliyordu.

弁護士はベンを待っていた。

Birçok kişi sırada bekliyordu.

たくさんの人が列をつくって待っていた。

Gemi geldiğinde, rıhtımda bekliyordu.

船が入ってきた時に彼女は岸壁で待っていた。

Tom Mary'nin gelmesini bekliyordu.

トムはメアリーが来るのを待ってたんだ。

O, uzun süredir bekliyordu.

彼は長い間待っていた。

Koç yüzecek oyuncuları bekliyordu.

コーチは選手達が泳ぐのをじっと見ていた。

Tom lobide Mary'yi bekliyordu.

トムはロビーでメアリーを待ってたんだよ。

Onu kötü bir kader bekliyordu.

恐ろしい運命が彼を待ち受けていた。

Güzel haber evde bizi bekliyordu.

- 良い知らせが家で待っていた。
- よい知らせが家で私たちを待っていた。
- 家に帰ると良いニュースがわたしたちを出迎えた。

Frank keyifle akşamki randevuyu bekliyordu.

フランクは夕方のデートを楽しみに待っていた。

Bir sürü insan otobüs bekliyordu.

たくさんの人々がバスを待っていました。

Bir sürü insan onu bekliyordu.

たくさんの人が彼を待っていた。

O, sınavda başarısız olmayı bekliyordu.

彼は試験に落ちると思っていました。

O akşamki randevuyu sabırsızlıkla bekliyordu.

彼はその夜のデートを楽しみにしていた。

Jane ağaca sırtını dayamış bekliyordu.

ジェーンは背を木にもたれかけて待っていた。

Herkes deneyin başarısızlıkla sonuçlanacağını bekliyordu.

誰もがその実験は失敗に終わると予想していた。

Tom Mary'nin ne yapmasını bekliyordu?

トムさんがメアリーさんは何をするかと期待していましたか?

Friedland yakınlarında bulduğunda saldırdı. Kolay bir zafer bekliyordu.

、彼は攻撃した。彼は簡単な勝利を期待していた。

Herkes müzikalin büyük bir hit olmasını bekliyordu fakat o başarılı olmaktan çok uzaktı.

だれもがそのミュージカルは大当たりすると思っていたが、まったく成功しなかった。

- Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
- Sophie bilinmeyen göndericiden bir mektup daha almayı dört gözle bekliyordu.

ソフイーは未知の差し出し人からまた手紙が来るのを心待ちにしていた。