Translation of "Mary'den" in Italian

0.008 sec.

Examples of using "Mary'den" in a sentence and their italian translations:

Tom, Mary'den korkuyordu.

Tom aveva paura di Mary.

Tom, Mary'den çekindi.

- Tom ha evitato Mary.
- Tom evitò Mary.

Tom'a Mary'den bahsettim.

- Ho detto a Tom di Mary.
- Io ho detto a Tom di Mary.

Tom, Mary'den saklanıyor.

Tom si sta nascondendo da Mary.

Tom, Mary'den etkilendi.

Tom era impressionato da Mary.

Tom, Mary'den korkuyor.

Tom ha paura di Mary.

Tom, Mary'den hoşlanmıyor.

A Tom non piace Mary.

Tom, Mary'den hoşlanmıyordu.

A Tom non piaceva Mary.

Tom, Mary'den vazgeçemiyor.

- Tom non può respingere Mary.
- Tom non può rifiutare Mary.

Tom, Mary'den hoşlanır.

- A Tom piace davvero Mary.
- A Tom piace sul serio Mary.

- Tom Mary'den daha zekidir.
- Tom Mary'den daha akıllı.

Tom è più intelligente di Mary.

- Tom, Mary'den nefret ediyor.
- Tom, Mary'den nefret eder.

Tom odia Mary.

- Tom Mary'den daha uzundur.
- Tom, Mary'den daha uzun boyludur.
- Tom, Mary'den daha uzundur.

Tom è più alto di Mary.

- Tom, Mary'den daha kısadır.
- Tom Mary'den daha kısa boylu.

Tom è più basso di Mary.

- Tom'un Mary'den özür dilemesi gerekiyor.
- Tom Mary'den özür dilemeli.

- Tom deve scusarsi con Mary.
- Tom si deve scusare Mary.

Tom, Mary'den nefret ediyor.

Tom odia Mary.

Tom gözlerini Mary'den alamadı.

Tom non riusciva a staccare gli occhi da Mary.

Tom Mary'den ayrılmak istemiyor.

Tom non vuole lasciare Mary.

Tom Mary'den nefret etmiyor.

Tom non odia Mary.

Tom Mary'den iyi yüzer.

Tom nuota meglio di Mary.

O, Mary'den daha uzun.

- È più alta di Mary.
- Lei è più alta di Mary.

Tom, Mary'den klamidya kaptı.

- Tom si è preso la clamidia da Mary.
- Tom si prese la clamidia da Mary.

Tom Mary'den daha ağır.

Tom pesa più di Mary.

O adam Mary'den uzun.

Quell'uomo è più alto di Mary.

Tom ve Mary'den usandım.

- Ne ho avuto abbastanza di Tom e Mary.
- Io ne ho avuto abbastanza di Tom e Mary.

Tom, Mary'den hoşlanmadığını söyledi.

Tom ha detto che non gli piaceva Mary.

Tom Mary'den hızlı mı?

Tom è più veloce di Mary?

Tom Mary'den zengin mi?

Tom è più ricco di Mary?

Tom Mary'den uzun mu?

Tom è più alto di Mary?

Tom, Mary'den nefret etmiyordu.

Tom non odiava Mary.

Tom Mary'den numarasını istedi.

- Tom ha chiesto a Mary il suo numero.
- Tom chiese a Mary il suo numero.

Tom bıçağı Mary'den aldı.

- Tom ha preso il coltello da Mary.
- Tom prese il coltello da Mary.

Tom Mary'den daha zengin.

Tom è più ricco di Mary.

Tom makası Mary'den aldı.

- Tom ha tolto le forbici a Mary.
- Tom tolse le forbici a Mary.

Tom'u Mary'den uzak tut.

- Tieni Tom lontano da Mary.
- Tenete Tom lontano da Mary.
- Tenga Tom lontano da Mary.

Tom, Mary'den daha akıllıdır.

Tom è più intelligente di Mary.

Tom, Mary'den hiç hoşlanmadı.

A Tom Mary non è mai piaciuta.

Mary'den özür dilemen gerekir.

- Dovresti scusarti con Mary
- Dovreste scusarvi con Mary
- Dovrebbe scusarsi con Mary

Tom gözlerini Mary'den alamıyordu.

- Tom non riusciva a staccare gli occhi di dosso da Mary.
- Tom non riusciva a tenere gli occhi lontani da Mary.

Tom Mary'den para istedi.

- Tom ha chiesto dei soldi a Mary.
- Tom chiese dei soldi a Mary.

Tom bana Mary'den bahsetti.

- Tom mi ha detto di Mary.
- Tom mi disse di Mary.

Tom hâlâ Mary'den korkuyor.

Tom ha ancora paura di Mary.

Tom neden Mary'den korkuyor?

Perché Tom ha paura di Mary?

Tom bile Mary'den korkuyor.

- Anche Tom ha paura di Mary.
- Pure Tom ha paura di Mary.
- Persino Tom ha paura di Mary.

Tom, Mary'den özür dilemeliydi.

Tom si sarebbe dovuto scusare con Mary.

Tom, Mary'den asla hoşlanmadı.

A Tom non è mai piaciuta Mary.

Tom, Mary'den daha yaşlıdır.

Tom è più grande di Mary.

Tom, Mary'den nefret ediyordu.

Tom odiava Mary.

Tom gerçeği Mary'den öğrendi.

- Tom ha scoperto la verità da Mary.
- Tom scoprì la verità da Mary.

Tom hislerini Mary'den saklayamadı.

Tom non poté nascondere i propri sentimenti a Mary.

Tom, Mary'den hoşlanıyor mu?

A Tom piace Mary?

Sanırım Tom, Mary'den hoşlanıyor.

- Penso che a Tom piaccia Mary.
- Io penso che a Tom piaccia Mary.

Tom Mary'den çok korkmuştu.

Tom aveva molta paura di Mary.

Ben Mary'den daha güzelim.

Sono più carina di Mary.

Tom Mary'den daha yaratıcı.

Tom è più creativo di Mary.

Tom Mary'den durmasını istedi.

- Tom ha chiesto a Mary di fermarsi.
- Tom chiese a Mary di fermarsi.

Tom, Mary'den hoşlanmıyor mu?

A Tom non piace Mary?

Mesaj Mary'den değil Tom'dandı.

Il messaggio era di Tom, non di Mary.

Hepimiz Mary'den nefret ediyoruz.

- Disprezziamo tutti Mary.
- Disprezziamo tutte Mary.
- Detestiamo tutte Mary.
- Detestiamo tutti Mary.

Tom Mary'den daha kötü.

Tom è peggio di Mary.

Tom Mary'den yardım isteyecek.

Tom ha intenzione di chiedere aiuto a Mary.

Tom Mary'den önce uyandı.

- Tom si è svegliato prima di Mary.
- Tom si svegliò prima di Mary.

Tom Mary'den daha hızlıdır.

Tom è più veloce di Mary.

Tom, Mary'den gülümsemesini istedi.

- Tom ha chiesto a Mary di sorridere.
- Tom chiese a Mary di sorridere.

- Tom Mary'den çok daha uzundur.
- Tom Mary'den çok daha uzun boylu.
- Tom Mary'den çok daha uzun.

Tom è molto più alto di Mary.

"Tom Mary'den hoşlanıyor." "Evet, biliyorum."

"A Tom piace Mary." "Sì, lo so."

Tom neden Mary'den nefret ediyor?

Perché Tom odia Mary?

Tom aslında Mary'den özür diledi.

- Tom in realtà si è scusato con Mary.
- Tom in realtà si scusò con Mary.

Tom bana Mary'den korkmadığını söyledi.

- Tom mi disse che non aveva paura di Mary.
- Tom mi ha detto che non aveva paura di Mary.

Tom Mary'den çok daha şişman.

Tom è molto più grasso di Mary.

Tom genellikle Mary'den daha meşgul.

- Tom solitamente è più impegnato di Mary.
- Tom di solito è più impegnato di Mary.
- Tom solitamente è più occupato di Mary.
- Tom di solito è più occupato di Mary.

Tom Mary'den korkuyor, değil mi?

Tom ha paura di Mary, vero?

Tom Mary'den çok daha uzun.

Tom è molto più alto di Mary.

Tom Mary'den bir mektup aldı.

- Tom ha ricevuto una lettera da Mary.
- Tom ricevette una lettera da Mary.

Tom Mary'den daha iyi yüzer.

Tom nuota meglio di Mary.

Tom Mary'den biraz daha uzun.

Tom è un po' più alto di Mary.

Tom'un Mary'den nefret ettiğini duydum.

- Ho sentito dire che Tom odia Mary.
- Io ho sentito dire che Tom odia Mary.

Tom, Mary'den biraz daha büyük.

Tom è un po' più anziano di Mary.

Tom Mary'den hiç yardım almayacak.

Tom non riceverà alcun aiuto da Mary.

Tom'a Mary'den uzak kalmasını söyledim.

Ho detto a Tom di stare lontano da Mary.

Tom Mary'den ödünç para aldı.

- Tom ha preso in prestito dei soldi da Mary.
- Tom prese in prestito dei soldi da Mary.

Tom'un artık Mary'den hoşlanmadığı açık.

È ovvio che a Tom non piace più Maria.

Tom'un Mary'den hoşlandığını nasıl biliyorsun?

- Come lo sai che a Tom piace Mary?
- Come lo sa che a Tom piace Mary?
- Come lo sapete che a Tom piace Mary?

Tom genellikle Mary'den az yer.

Tom di solito mangia meno di Mary.

Tom, Mary'den biraz daha kısadır.

Tom è un po' più basso di Mary.

Tom Mary'den daha az yer.

Tom mangia meno di Mary.

Tom'un Mary'den yardım istemesi gerekirdi.

Tom avrebbe dovuto chiedere aiuto a Mary.

Tom Mary'den daha hızlı mıydı?

Tom era più veloce di Mary?

Tom Mary'den daha uzun yaşadı.

- Tom è sopravvissuto a Mary.
- Tom sopravvisse a Mary.

Tom Mary'den daha meşgul görünüyor.

- Tom sembra essere più occupato di Mary.
- Tom sembra essere più impegnato di Mary.

Tom Mary'den biraz tavsiye istedi.

- Tom ha chiesto qualche consiglio a Mary.
- Tom chiese qualche consiglio a Mary.

Tom, Mary'den hiçbir yanıt almadı.

- Tom non ha ricevuto risposte da Mary.
- Tom non ricevette risposte da Mary.
- Tom non ha ricevuto alcuna risposta da Mary.
- Tom non ricevette alcuna risposta da Mary.

Tom Mary'den bir çağrı aldı.

- Tom ha ricevuto una chiamata da Mary.
- Tom ricevette una chiamata da Mary.

Tom Mary'den nefret ettiğini söyledi.

- Tom ha detto che odiava Mary.
- Tom disse che odiava Mary.

Tom gerçekten Mary'den nefret eder.

- Tom odia davvero Mary.
- Tom odia veramente Mary.