Translation of "Akıllı" in Chinese

0.008 sec.

Examples of using "Akıllı" in a sentence and their chinese translations:

John akıllı.

约翰很聪明。

O akıllı ve kardeşi de akıllı.

他很聰明,他的兄弟也是。

O çok akıllı.

她很聰明。

Patty akıllı bir öğrenci.

Patty是個聰明的學生。

Yaşlı adam akıllı görünüyordu.

老人看起來明智。

O bilgeden daha akıllı.

與其說他有智慧,不如說他聰明。

Onun akıllı olduğundan eminim.

他肯定是一個聰明人。

Onunla evlenmeyecek kadar akıllı.

- 他聰明到不會娶她。
- 他不會傻到去娶她。

Tom akıllı bir çocuk.

汤姆是聪明的孩子。

- Tom akıllı.
- Tom akıllıdır.

汤姆脑子好使。

Ben çok akıllı değilim.

我不太聰明。

Onu aramayacak kadar akıllı olmalıydım.

早知道我不應該打電話給他。

Akıllı bir adam hatalarından yararlanır.

聰明人會從自己的錯誤中受益。

Akıllı insanlar bile bazen dalgındır.

就连聪明人有时候也会走神。

Ben senin kadar akıllı değilim.

我没有你那么聪明。

Sen benim kadar akıllı değilsin.

你没有我聪明。

O çok akıllı bir yalancıdır.

她是个狡猾的骗子。

Tom gerçeken akıllı bir adam.

汤姆非常聪明。

Mary, hem akıllı hem de nazik.

瑪莉既聰明又親切。

- Hiçbir akıllı kişi içkiliyken araba sürmez.
- Hiçbir akıllı kişi içki içip sonra araba sürmez.

沒有聰明人喝了酒再開車。

Akıllı bir adam böyle bir şey söylemezdi.

一个聪明人不会说这种话。

Sen çok akıllı bir kişi gibi görünüyorsun.

你看起来像一个聪明人。

Erkek kardeşi ile karşılaştırıldığında, o çok akıllı değil.

和他的弟弟相比,他不够聪明。

Mary'den daha akıllı ama Mary kadar hoş değil.

她比玛丽聪明,但她却没玛丽漂亮。

- O, akıllı bir çocuğa benziyor.
- Zeki bir çocuğa benziyor.

他看起來像是個聰明的男孩。

O sadece normal bir ortaokul öğrencisidir, özellikle akıllı değildir.

他只不過是個普普通通的中學生,不算特別聰明。

- O gerçekten zeki, değil mi?
- O sahiden zeki, değil mi?
- O gerçekten akıllı, değil mi?
- O sahiden akıllı, değil mi?

她真的很聪明,不是吗?

- Bir bayana yaşının sorulmayacağını bilecek kadar akıllı olmalısın.
- Bir bayana yaşını sormayacak kadar mantıklı olmalısın.

你應該知道不要問小姐的年齡。