Translation of "Kayak" in Hungarian

- Ben kayak yapabilirim.
- Kayak yapabilirim.

Tudok síelni.

- Onlar kayak yapıyordu.
- Kayak yapıyorlardı.

Síeltek.

- Kayak yapmaya gittim.
- Kayak kaymaya gittim.

Elmentem síelni.

- Tom kayak sever.
- Tom kayak yapmayı sever.

Tom szeret síelni.

Kayak yapmayı severim.

- Szeretem a síelést.
- Szeretek síelni.
- Szívesen síelek.

Tom kayak kayamaz.

Tom nem tud síelni.

Kayak yapmaya gitti.

Elment síelni.

- Bunlar Tom'un kayak botlarıdır.
- Bunlar Tom'un kayak ayakkabılarıdır.

Ez Tomi sícipóje.

- Ben sık sık kayak yaparım.
- Sık sık kayak yaparım.

Gyakran síelek.

Bir çift kayak kiraladım.

Béreltem egy sílécet.

O tepede kayak yapabilirsin.

Síelhetsz azon a dombon.

Hokkaido'da kayak yapmaya gideceğim.

Hokkaidora megyek síelni.

İyi kayak yapabilir misin?

Jól tudsz síelni?

Bugün kayak yapmaya gitmedim.

Ma nem mennék korcsolyázni.

Tom kayak yapmaya gitti.

Tom síelni ment.

Erkek kardeşin kayak eğitmeni mi?

A testvéred síoktató?

- Tom kayak yapıyor.
- Tom kayıyor.

Tom síel.

Tom bana kayak yapmayı öğretti.

Tom megtanított síelni.

Bence Tom, kayak yapmaktan hoşlanmıyor.

Szerintem Tom nem szereti a síelést.

- Kayak yapabilir misin?
- Kayabilir misin?

Tudsz síelni?

Ben kayak yapmaktan zevk almıyorum.

Nem élvezem a síelést.

- Kayar mısın?
- Kayak yapar mısın?

Síelsz?

Hokkaido'da kayak yapmaya gitmeyi planlıyorum.

Azt tervezem, hogy elmegyek síelni Hokkaidóra.

Kayak benim en sevdiğim spor.

A síelés a kedvenc sportom.

Sonra üçüncü şey - bam! - Kayak. Ne?

Azután a harmadik tag fejbevág – Kayak – tessék?

Kayak en iyi bir rekreasyon şeklidir.

A síelés egy jó formája a kikapcsolódásnak.

Ailem her kış kayak yapmaya gider.

Családom minden télen síelni jár.

Kayak pisti bir kar silahıyla vuruldu.

Hóágyúval lőtték a sípályát.

Tom'a nasıl kayak yapacağını kim öğretti?

- Ki tanította meg Tomot arra, hogyan kell síelni?
- Ki tanította meg Tomot síelni?

Geçen ocak ayında neredeyse her gün kayak yaptım.

Majdnem minden nap síeltem januárban.

- Kaymak için dağa gittik.
- Kayak yapmak için dağa gittik.

Síelni mentünk a hegyekbe.