Translation of "Ayakta" in Hungarian

0.004 sec.

Examples of using "Ayakta" in a sentence and their hungarian translations:

Tom ayakta.

Tom fent van.

Ayakta duruyorum.

Állok.

- Tom zaten ayakta.
- Tom zaten ayakta duruyor.

Tom már áll.

Lütfen ayakta kalın.

- Kérlek, maradj állva!
- Legyenek szívesek állva maradni.

Halen ayakta duruyor.

Még mindig áll.

Tom hâlâ ayakta.

Tom még fent van.

Onlar ayakta durdu.

Álltak.

Ben ayakta duracağım.

Majd állok.

Herkes ayakta dayanıyor.

Mindenki áll.

O, ayakta duruyordu.

Állt.

Herkes ayakta kaldı.

Mindenki állva maradt.

Biz ayakta duracağız.

Állni fogunk.

Kim ayakta duruyor?

Ki áll?

Biz ayakta duruyoruz.

Állunk.

Tom ayakta duruyor.

Tom áll.

Kim ayakta durdu?

Ki állt?

Tom ayakta durdu.

Tom felállt.

Tom ayakta alkışlandı.

Tomot álló éljenzés fogadta.

Atlar ayakta uyurlar.

A lovak állva alszanak.

Ben ayakta kaldım.

Állva maradtam.

Bizi ayakta tutan kalori.

A kalóriák éltetnek minket.

Neden orada ayakta duruyorsun?

Mit állsz ott?

Tom hâlâ ayakta duruyor.

Tom még mindig áll.

Tom ayakta durmaya çalıştı.

Tom megpróbált a lábára állni.

Ama bu şehirli çete ayakta.

De nem ez a városi banda.

Bebek ayakta durabilir ama yürüyemez.

- A baba tud állni, de nem képes járni.
- A csecsemő már tud állni, de még nem tud járni.

Bütün gece ayakta olmak istemiyorum.

Nem akarok egész éjszaka fent lenni.

Bir ayakta beş parmak vardır.

Egy lábon öt újj van.

Bireysel fedakârlık, koloninin ayakta kalmasını sağlıyor.

Az egyén önfeláldozása a raj túlélésének záloga.

Büyük ve ağır nesneleri ayakta hareket ettiriyorum;

ősi, de igen egyszerű feladata volt a téma.

Hâlâ bayağı ayakta olan bir dünya. Zimbabve.

ami még mindig nagyon is mozgalmas. Zimbabwe.

Depremden sonra, neredeyse hiçbir ev ayakta kalmadı.

A földrengés után alig pár ház maradt, amelyik nem omlott össze.

Tom gece geç saatlere kadar ayakta kalma alışkanlığında.

Tominak szokásává vált, hogy éjszaka sokáig fent marad.

Bir orangutan. Gece yarısı ayakta ne işi var, bilinmez.

Egy orangután. Rejtély, hogy mit csinál ébren éjfélkor.

- O beni gece uyanık tutar.
- O beni gece ayakta tutar.

Ez éjszaka ébren tart.

Kalp ve aşk arasındaki bu bağ modern zamanda da ayakta kaldı.

Ez az asszociáció a szív és a szerelem között kiállta a modernitás próbáját is.

Ne kadar geç saatlere kadar ayakta kalabileceğiniz önemli değil. Sabah yediye kadar kalkmalısın.

- Nem érdekes, milyen későn fekszel le, de kelj föl reggel hétkor.
- Nem számít, milyen sokáig maradhatsz fenn, reggel hétkor kelj fel.

- Tom bazen gece geç saatlere kadar uyumaz.
- Tom bazen gece geç saatlere kadar ayakta kalır.

Tom néha későig fennmarad este.