Translation of "Tümü" in German

0.002 sec.

Examples of using "Tümü" in a sentence and their german translations:

Ailem tümü erken kalkar.

Alle in meiner Familie sind Frühaufsteher.

Mary'nin arkadaşlarının tümü bana güldü.

- Marias Freunde haben mich alle ausgelacht.
- Marias Freundinnen haben mich alle ausgelacht.

Düşen elmaların tümü domuzlar tarafından yenmişti.

Alle heruntergefallenen Äpfel waren von den Schweinen gefressen worden.

Suçlamalarınızın tümü yersizdir. O masumdur ve biz bunu kanıtlayacağız.

All Ihre Anschuldigungen sind grundlos. Sie ist unschuldig, und das werden wir beweisen!

Senin suçlamalarının tümü temelsizdir. O masumdur ve biz bunu kanıtlayacağız.

All Ihre Anschuldigungen sind grundlos. Sie ist unschuldig, und das werden wir beweisen!

Bir araba, bir bisiklet, bir uçak, bir tekne ve bir tren tümü ulaştırma araçlarıdır.

Ein Auto, ein Fahrrad, ein Flugzeug, ein Boot, ein Zug – das sind alles Transportmittel.

Roma dünyasında hüküm süren muhtelif ibadet şekillerinin tümü, insanlar tarafından mütesaviyen doğru, düşünürü tarafından yanlış, yargıcı tarafından da faydalı olarak görüldü. Ve böylelikle müsamaha yalnızca karşılıklı müsamahayı değil, aynı zamanda dinsel uyumu da ortaya koydu.

Die verschiedenen Kultarten, die es in der römischen Welt gab, wurden vom Volk als gleich wahr angesehen, von den Philosophen als gleich falsch und vom Magistrat als gleich nützlich. Und so sorgte Toleranz nicht nur für wechselseitige Nachsicht, sondern sogar für religiöse Eintracht.