Translation of "Kuşku" in German

0.004 sec.

Examples of using "Kuşku" in a sentence and their german translations:

Kuşku güçsüzlüğün bir işaretidir.

Misstrauen ist ein Zeichen von Schwäche.

Tom'un şaşıracağından kuşku duyuyorum.

Ich bezweifele, dass Tom überrascht sein wird.

Tom'un geleceğinden kuşku duyuyorum.

Ich bezweifele, dass Tom kommen wird.

Kuşku güvende olmanın annesidir.

Argwohn ist die Mutter der Sicherheit.

Kesinlikle hiç kuşku yoktu.

Es gab überhaupt keinen Zweifel.

Tom kuşku içinde baktı.

Tom starrte ungläubig.

Tom'un onu yapacağından kuşku duyuyorum.

Ich bezweifele, dass Tom das tun wird.

Tom'un kabul edeceğinden kuşku duyuyorum.

Ich bezweifele, dass Tom zustimmen würde.

Tom'un ilgileneceğinden çok kuşku duyuyorum.

Ich bezweifele, dass Tom interessiert sein wird.

Tom'un balık tutmayı bildiğinden kuşku duyuyorum.

Ich bezweifle, dass Tom angeln kann.

Tom'un gerçekten bir doktor olduğundan kuşku duyuyorum.

Ich zweifle daran, dass Tom wirklich Arzt ist.

Tom'un o kadar aptal olacağından kuşku duyuyorum.

- Ich bezweifle, dass Tom so dumm wäre.
- Ich bezweifle, dass Tom so töricht wäre.

Tom'un Mary'nin telefon numarasını bildiğinden kuşku duyuyorum.

Ich bezweifle, dass Tom Marias Telefonnummer kennt.

Dünyamızdan kuşku duymamız için hiçbir sebebimiz yok, çünkü bize karşı değildir.

Wir haben keinen Grund, gegen unsere Welt Mißtrauen zu haben, denn sie ist nicht gegen uns.

- Tom'un gerçekten yapılması gerekeni yapma cesareti olduğundan şüpheliyim.
- Tom'un gerçekten yapılması gereken şeyleri Yapmak için cesareti olduğundan kuşku duyuyorum.

Ich bezweifle, dass Tom den Mut hat, das Nötige zu tun.