Translation of "Karısının" in German

0.006 sec.

Examples of using "Karısının" in a sentence and their german translations:

O, karısının dengi değil.

Er kann es mit seiner Frau nicht aufnehmen.

Tom karısının yanına gömüldü.

- Tom wurde neben seiner Frau begraben.
- Tom wurde neben seiner Frau bestattet.

O, karısının ölümünü henüz unutmadı.

Er ist über den Tod seiner Frau noch nicht hinweggekommen.

Tom'un karısının kim olduğunu bilmiyorum.

Ich weiß nicht, wer Toms Gattin ist.

Tom karısının doğum gününü unuttu.

Tom hat den Geburtstag seiner Frau vergessen.

O, karısının doğum gününü unuttu.

Er hat den Geburtstag seiner Frau vergessen.

Adam karısının çocuklarını izlemesini izledi.

Der Mann sah seiner Frau dabei zu, wie sie ihren Kindern zusah.

Tom karısının ölümü için seni suçluyor.

- Tom gibt dir die Schuld am Tod seiner Frau.
- Tom gibt euch die Schuld am Tod seiner Frau.
- Tom gibt Ihnen die Schuld am Tod seiner Frau.

Tom hamile karısının karnına elini koydu.

Tom legte die Hand auf den Bauch seiner schwangeren Frau.

O her zaman karısının istediğini yapar.

Er macht immer, was seine Frau will!

Tom karısının ölümünden sonra yeniden evlendi.

Tom heiratete nach dem Tode seiner Frau erneut.

O, her zaman karısının görüşlerine değer verir.

Er legt immer Wert auf die Meinung seiner Frau.

Karısının onu bir sütçüyle aldattığını biliyor muydun?

Wusstest du, dass seine Frau ihn mit dem Milchmann betrügt?

Tom sana karısının kim olduğunu söyledi mi?

Hat Tom dir gesagt, wer seine Frau ist?

Tom'un karısının dün bir kız bebeği vardı.

Toms Frau brachte gestern ein Mädchen zur Welt.

Tom karısının onu neden terk ettiğini bilmiyordu.

Tom wusste nicht, warum seine Frau ihn verließ.

Tom'un karısının evlilik dışı bir ilişkisi vardı.

Toms Frau hatte eine außereheliche Affäre.

Tom karısının izni olmadan hiçbir şey yapmaz.

Tom tut nichts ohne die Erlaubnis seiner Frau.

O, karısının onu neden terk ettiğini merak ediyordu.

Er fragte sich, warum seine Frau ihn verlassen hatte.

Tom'un karısının kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.

Ich habe keine Ahnung, wer Toms Ehefrau ist.

Tom'un karısının adı Mary ve oğlunun adı Horace'tır.

Der Name von Toms Ehefrau ist Mary und der Name seines Sohnes ist Horace.

Tom karısının çok fazla para harcamasından dert yandı.

Tom beklagte sich, dass seine Frau zu viel Geld ausgebe.

Tom karısının onu neden terk ettiğimi merak ediyordu.

- Tom fragte sich, warum ihn seine Frau verließ.
- Tom fragte sich, warum seine Frau ihn verlassen hatte.

Tom'un karısının ona oy vermediği şeklinde söylentiler var.

Es gibt Gerüchte, dass Toms Frau nicht für ihn gestimmt habe.

Massachusetts'te bir adamın, karısının büyükannesi ile evlenmesine izin verilmez.

In Massachusetts ist es Männern nicht erlaubt, die Großmutter der Ehefrau zu ehelichen.

O, karısının onu neden terk ettiğini kendi kendine merak etti.

Er fragte sich, warum seine Frau ihn verlassen hatte.

Tom hariç herkes onun karısının onu neden terk ettiğini biliyor.

Jeder außer Tom weiß, warum ihn seine Frau verlassen hat.

öyle bir şüpheyle tedavi edildi ki, karısının Bavyera'daki aile mülküne gitti.

mit einem solchen Misstrauen behandelt , dass er zum Familienbesitz seiner Frau nach Bayern aufbrach.

O sonunda karısının isteğine boyun eğdi ve bir ev satın aldı.

Auf die Bitte seiner Frau gab er schließlich nach und kaufte ein Haus.

Karısının yeşil noktalarla kaplanmış yüzünü görünce kalp krizi geçirdi. Katil salatalığın bir kurbanı daha!

Als er das Gesicht seiner Frau mit grünen Scheiben bedeckt sah, erlitt er einen Schlaganfall. Noch ein Opfer der Mördergurke!