Translation of "Kaleme" in German

0.003 sec.

Examples of using "Kaleme" in a sentence and their german translations:

Anılarını kaleme aldı.

Er verfasste seine Memoiren.

Kırmızı kaleme ihtiyacım var.

Ich brauche einen roten Stift.

Bir kaleme ihtiyacım var.

Ich brauche einen Bleistift.

Ben bir dolma kaleme sahibim.

- Ich habe einen Kuli.
- Ich habe einen Kugelschreiber.

Bir tükenmez kaleme ihtiyacım var.

Ich brauche einen Kugelschreiber.

Bir kitap kaleme almaya başladım.

Ich habe angefangen, ein Buch zu schreiben.

O, vampirler hakkında bir roman kaleme aldı.

Sie hat einen Roman über Vampire geschrieben.

Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.

Ich benötige einen Umschlag, Papier sowie einen Bleistift oder Füller.

Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim?

Ich brauche einen Bleistift, kann ich einen von deinen benutzen?

Bir kaleme ihtiyacınız varsa, size bir tane ödünç veririm.

Wenn du einen Füller brauchst, leihe ich dir einen.

Bir dolma kaleme ihtiyacın varsa, sana bir tane ödünç veririm.

Wenn du einen Füller brauchst, leihe ich dir einen.

Bir zarfa ve bir parça kağıda ihtiyacım var. Ayrıca bir kurşun kalem ya da dolma kaleme ihtiyacım var.

Ich benötige einen Umschlag, Papier sowie einen Bleistift oder Füller.

- O Çin hakkında bir kitap yazdı.
- O Çin üzerine bir kitap yazdı.
- O Çin ile ilgili bir kitap yazdı.
- O Çin ile ilgili bir kitap kaleme aldı.

Er hat ein Buch über China geschrieben.