Translation of "Köydeki" in German

0.003 sec.

Examples of using "Köydeki" in a sentence and their german translations:

Köydeki herkes tarafından tanınırdı.

Er war jedem im Dorf bekannt.

Köydeki herkes onu tanırdı.

- Im Dorf kannte ihn jeder.
- Jeder im Dorfe kannte ihn.

Köydeki çocuklar bana güldü.

Die Jungen im Dorf verlachten mich.

Yakında köydeki hayata alışacaksınız.

Du wirst dich schnell an das Leben im Dorf gewöhnen.

- Köydeki herkes ona hayranlık besler.
- Köydeki herkes ona saygı duyar.

- Jeder im Dorf bewundert ihn.
- Alle im Dorf achten ihn.

Köydeki insanlar birbiri ardına hastalandılar.

Die Leute im Dorf erkrankten einer nach dem anderen.

Köydeki çoğu insan plana itiraz etti.

- Die meisten Dorfbewohner waren gegen den Plan.
- Der Großteil der Dorfbevölkerung lehnte den Plan ab.

O şüphesiz köydeki en yaşlı adamdır.

- Er ist fraglos der älteste Mann im Dorf.
- Er ist ohne Zweifel der älteste Mann im Dorf.

Köydeki herkes ona Yeşil Başlıklı Kız diyordu.

Alle im Dorfe nannten sie Grünkäppchen.

Bu köydeki insanlar hala eski geleneklerini sürdürüyor.

Die Menschen in diesem Dorf pflegen noch alte Traditionen.

Köydeki insanların aslında doktora ne kadar muhtaç olduğu

Wie viele Leute im Dorf brauchen tatsächlich einen Arzt?

Tom öylesine yaşlıydı ki köydeki en yaşlı bile önceleri onu yaşlı bir adam olarak biliyordu.

Tom ist so alt, dass selbst die Ältesten im Dorf ihn nur als alten Mann kennengelernt haben.

Tom o kadar yaşlıydı ki, köydeki en yaşlılar bile onu yalnızca yaşlı bir adam olarak tanıyordu.

Tom war so alt, dass selbst die Ältesten im Dorfe ihn nur als alten Mann kannten.