Translation of "Ilgimi" in German

0.003 sec.

Examples of using "Ilgimi" in a sentence and their german translations:

Şimdi ilgimi çekti.

Jetzt bin ich aber neugierig!

Tom benim ilgimi çekiyor.

Tom reizt mich.

Sen benim ilgimi uyandırdın.

Du hast mein Interesse geweckt.

Golfe olan ilgimi kaybettim.

Ich habe das Interesse an Golf verloren.

İşime olan ilgimi kaybettim.

Ich habe das Interesse an meiner Arbeit verloren.

Ben o konuya ilgimi kaybettim.

Ich habe das Interesse daran verloren.

Yabancı insanlar benim ilgimi çekiyor.

Ausländer machen mich neugierig.

Edebiyat dersim benim çok ilgimi çekiyor.

Mein Literaturkurs interessiert mich sehr.

Bu yaşta, hayatın anlamı ilgimi çekmeye başladı.

In diesem Alter begann mich der Sinn des Lebens zu interessieren.

Benden sonra ismimin yaşaması fikri hiç ilgimi çekmiyor.

Mein Name soll nicht nach mir weiterleben.

Budizm makalesi, Doğu dinlerine olan ilgimi yeniden canlandırdı.

Der Artikel über den Buddhismus weckte in mir von neuem das Interesse für die östlichen Religionen.

- İş çok ilgimi çekti.
- İşi çok ilginç buldum.

Ich habe die Arbeit sehr interessant gefunden.

Birkaç dakika sonra, konuşmaya olan ilgimi kaybetmeye başladım.

Nach einigen Minuten begann ich, das Interesse an dem Gespräch zu verlieren.

Senin teorilerinden birini bile dinlemek benim ilgimi çekmiyor.

Verschonen Sie mich mit Ihren Theorien.

- Bu hikayeler çok ilgimi çekiyor.
- Bu hikayelerle çok ilgileniyorum.

Mich interessieren diese Geschichten sehr.

Yazmak ilgimi çekmiyor. Okumak istiyorum, yazmak değil. Okumak istiyorum.

Schreiben interessiert mich nicht. Ich will lesen, nicht schreiben. Ich will lesen.

Esperanto öğrenmeye karar verdim, çünkü o dil benim ilgimi çok çekiyor.

Ich beschloss Esperanto zu lernen, weil diese Sprache mich sehr interessiert.

- Aramızda kalsın, Tom'un fikri bana pek cazip gelmiyor.
- Senin ve benim aramda, Tom'un fikri pek ilgimi çekmiyor.

Ganz unter uns beiden: Toms Idee reizt mich nicht besonders.