Translation of "Babaları" in German

0.008 sec.

Examples of using "Babaları" in a sentence and their german translations:

İşte, anatominin babaları --

De Väter der Anatomie --

"Seçkinci Para Babaları"

"widerliche Propaganda der Multis",

Kendi babaları için üzüldüler.

Sie trauerten um ihren Vater.

Babaları yalnız sinemaya gitmelerine izin vermedi.

- Ihr Vater hat ihr nicht erlaubt, alleine ins Kino zu gehen.
- Ihr Vater erlaubte ihr nicht, alleine ins Kino zu gehen.
- Ihr Vater erlaubte es ihr nicht, allein ins Kino zu gehen.

Tom ve Mary'nin anne babaları arkadaştır.

Toms und Marias Eltern sind Freunde.

- Onların babası bir taksi şoförüdür.
- Babaları taksici.

Ihr Vater ist Taxifahrer.

Ve "babaları" diyorum çünkü yüzleşmemiz gerek, hepsi erkekti --

und ich sage "Väter", denn ehrlich, es waren nur Kerle --

Tom ve Mary, babaları ile birlikte Boston'da yaşıyorlar.

- Tom und Maria wohnen bei ihrem Vater in Boston.
- Tom und Maria leben zusammen mit ihrem Vater in Boston.

Gençler genellikle anne babaları ile topluluk önünde görülmekten utanırlar.

Jugendlichen ist es oft peinlich, in der Öffentlichkeit mit ihren Eltern gesehen zu werden.