Translation of "çalıyor" in German

0.007 sec.

Examples of using "çalıyor" in a sentence and their german translations:

Zil çalıyor.

Die Glocke läutet.

Telefonun çalıyor.

Dein Telefon klingelt.

Telefon çalıyor!

Das Telefon klingelt!

Telefon çalıyor.

Das Telefon klingelt.

Telefonum çalıyor.

Mein Telefon klingelt.

- Biri piyano çalıyor.
- Birisi piyano çalıyor.

Jemand spielt Klavier.

- Kapıyı kim çalıyor?
- Kapıda zili kim çalıyor?

Wer klingelt an der Tür ?

Kilise çanları çalıyor.

Die Kirchenglocken läuten.

Telefonu al,çalıyor.

Nimm das Telefon ab, es klingelt.

Piyano çalıyor mu?

Spielt sie Klavier?

Birisi kapıyı çalıyor.

Jemand klopft an der Tür.

Tom piyano çalıyor.

Tom spielt Klavier.

Tom ıslık çalıyor.

Tom pfeift.

Birisi kapınızı çalıyor.

Jemand klopft an deine Tür.

Gitar çalıyor musun?

- Spielst du Gitarre?
- Spielt ihr Gitarre?
- Spielen Sie Gitarre?

Birisi piyano çalıyor.

Jemand spielt Klavier.

O, piyano çalıyor.

Er spielt Klavier.

Cep telefonum çalıyor.

Mein Telefon klingelt.

Cep telefonun çalıyor.

Dein Mobiltelefon klingelt.

O gayda çalıyor.

Er spielt Dudelsack.

Kapı zili çalıyor.

Es klingelt an der Tür.

O müzik çalıyor.

Er spielt Musik.

Biri piyano çalıyor.

Jemand spielt Klavier.

Mary piyano çalıyor.

Mary spielt Klavier.

Tom kapı çalıyor.

Tom klopft.

Telefonun çalıyor, Tom.

Dein Telefon klingelt, Tom.

Benden çalıyor musun?

Hast du von mir gestohlen?

Kilise çanı çalıyor.

Die Kirchenglocke läutet.

Kim gitar çalıyor?

Wer spielt denn da Gitarre?

Telefon mu çalıyor?

Klingelt das Telefon?

Mary arp çalıyor.

Maria spielt Harfe.

- "Telefon çalıyor." "Ben bakarım."
- " Telefon çalıyor. " "Ben cevap veririm."

"Das Telefon klingelt." "Ich geh' dran."

Zoom sizin bilgilerinizi çalıyor

Zoom stiehlt Ihre Informationen

Tom şimdi keman çalıyor.

Tom spielt jetzt Geige.

Telefon çalıyor. İstersen, yanıtlayacağım.

Das Telefon klingelt. Wenn du willst, nehme ich den Anruf entgegen.

Hâlâ gitar çalıyor musun?

Spielst du noch Gitarre?

Bir çocuk arp çalıyor.

Ein Kind spielt Harfe.

Bugün telefon durmadan çalıyor!

Das Telefon hört heute ja gar nicht mehr auf zu klingeln!

Bir kız, flüt çalıyor.

Ein Mädchen spielt Querflöte.

Biri kapıyı mı çalıyor?

Klopft da jemand?

Bir dakika, telefonum çalıyor.

Eine Minute, mein Telefon klingelt.

Maymun çalıyor, çünkü çalışmıyor.

Der Affe stiehlt, weil er nicht arbeitet.

Grup gerçekten iyi çalıyor.

Die Band spielt richtig gut.

Orada birisi banjo çalıyor.

Dort drüben spielt jemand Banjo.

Tom iyi keman çalıyor.

- Tom spielt gut Violine.
- Tom spielt gut Geige.

Tom bizim kilisede org çalıyor.

Tom spielt Orgel in unserer Kirche.

Senin grubunda kim org çalıyor?

- Wer spielt in deiner Band Keyboard?
- Wer spielt Keyboard in deiner Band?

Radyo en son şarkıları çalıyor.

Im Radio laufen die neuesten Lieder.

Şu anda kim piyano çalıyor?

Wer spielt gerade Klavier?

Tom hala gitar çalıyor mu?

Spielt Tom noch Gitarre?

Bizim yeni komşumuz keman çalıyor.

Unser neuer Nachbar spielt Geige.

Tom her gün piyano çalıyor.

Tom übt jeden Tag Klavier.

Tom piyano çalıyor, değil mi?

Tom spielt Klavier, nicht wahr?

"Yılan yıldızları yemeğimi çalıyor." diye düşündü

dachte er: "Diese Schlangensterne stehlen mein Essen",

Tom ön bahçede tek başına çalıyor.

Tom spielt allein im Vorgarten.

- Tom piyano çalıyor.
- Tom piyano çalar.

Tom spielt Klavier.

Tom bizim grupta bas gitar çalıyor.

Tom spielt in unserer Musikgruppe Bassgitarre.

Tom yerel orkestralardan biriyle çello çalıyor.

Tom spielt in einem der örtlichen Orchester Cello.

Herhangi bir müzik aleti çalıyor musun?

- Spielen Sie ein Instrument?
- Spielst du ein Instrument?

Bir saniye lütfen, birisi kapıyı çalıyor.

Einen Moment bitte, jemand klopft an die Tür.

Olga sekiz yaşından beri çello çalıyor.

Olga spielt seit sie acht Jahre alt war Cello.

- Çalar saat ötüyor.
- Çalar saat çalıyor.

Der Wecker klingelt.

Tom piyanoyu Mary'den daha iyi çalıyor.

Tom spielt besser Klavier als Maria.

Onun en sevdiği şarkı radyoda çalıyor.

Sein Lieblingslied kommt im Radio.

Tom bir grupta çalıyor ve çok yakışıklı.

Tom spielt in einer Band und sieht sehr gut aus.

Şu anda Tom'un arabası daha yüksek sesle çalıyor.

Toms Auto spielt im Moment verrückt.

- Bekle , biri kapıma vuruyor.
- Bekle , biri kapımı çalıyor.

Warte mal, jemand klopft an meiner Tür.

Zil çalıyor. Tom, lütfen git ve kapıyı aç.

Es klingelt. Tom, geh doch bitte hin und öffne die Tür!

Tom otuz yıldan daha fazla bir süredir keman çalıyor.

Tom spielt schon seit über dreißig Jahren Geige.

O her zaman ıslık çalıyor. Bu beni deli ediyor.

Er pfeift die ganze Zeit. Es macht mich verrückt.

- Telefonu bir saattir meşgul.
- Telefonu bir saatten beri meşgul çalıyor.

Seit einer Stunde ist sein Telefon besetzt.

- Karnım zil çalıyor çünkü kahvaltı yapmadım.
- Açlıktan ölüyorum çünkü kahvaltı yapmadım.

Ich habe Hunger, weil ich nicht gefrühstückt hatte.

- Çok iyi şekilde piyano çalabilir.
- O, piyanoyu çok iyi çalar.
- O, piyanoyu çok iyi çalabilir.
- O, piyanoyu çok iyi çalıyor.

Sie kann sehr gut Klavier spielen.

- Çok mu açsın?
- Çok aç mısın?
- Aç mısın çok?
- Çok mu açsınız?
- Çok aç mısınız?
- Aç mısınız çok?
- Sen aç mısın çok?
- Sen çok mu açsın?
- Sen çok aç mısın?
- Çok aç mısın sen?
- Aç mısın çok sen?
- Çok mu açsın sen?
- Siz çok mu açsınız?
- Siz aç mısınız çok?
- Siz çok aç mısınız?
- Çok aç mısınız siz?
- Çok mu açsınız siz?
- Aç mısınız çok siz?
- Aç mısın sen çok?
- Aç mısınız siz çok?
- Karnın çok mu aç?
- Karnınız çok mu aç?
- Karnın aç mı çok?
- Karnınız aç mı çok?
- Karnın mı çok aç?
- Karnınız mı çok aç?
- Çok mu aç karnın?
- Çok mu aç karnınız?
- Aç mı çok karnın?
- Aç mı çok karnınız?
- Senin karnın çok mu aç?
- Sizin karnınız çok mu aç?
- Senin karnın aç mı çok?
- Sizin karnınız aç mı çok?
- Çok mu aç senin karnın?
- Çok mu aç sizin karnınız?
- Aç mı çok senin karnın?
- Aç mı çok sizin karnınız?
- Aç mı karnın çok?
- Aç mı karnınız çok?
- Aç mı senin karnın çok?
- Aç mı sizin karnınız çok?
- Çok mu acıktın?
- Çok mu acıktınız?
- Acıktın mı çok?
- Acıktınız mı çok?
- Sen çok mu acıktın?
- Siz çok mu acıktınız?
- Çok mu acıktın sen?
- Çok mu acıktınız siz?
- Acıktın mı sen çok?
- Acıktınız mı siz çok?
- Sen acıktın mı çok?
- Siz acıktınız mı çok?
- Karnın acıktı mı çok?
- Karnınız acıktı mı çok?
- Çok mu acıktı karnın?
- Çok mu acıktı karnınız?
- Acıktı mı çok karnın?
- Acıktı mı çok karnınız?
- Acıktı mı karnın çok?
- Acıktı mı karnınız çok?
- Senin karnın çok mu acıktı?
- Sizin karnınız çok mu acıktı?
- Senin karnın acıktı mı çok?
- Sizin karnınız acıktı mı çok?
- Çok mu acıktı senin karnın?
- Çok mu acıktı sizin karnınız?
- Acıktı mı çok senin karnın?
- Acıktı mı çok sizin karnınız?
- Çok acıktı mı senin karnın?
- Çok acıktı mı sizin karnınız?
- Çok acıktı mı karnın?
- Çok acıktı mı karnınız?
- Acıktı mı senin karnın çok?
- Acıktı mı sizin karnınız çok?
- Çok acıktın mı?
- Çok acıktınız mı?
- Karnın mı aç çok?
- Karnınız mı aç çok?
- Senin karnın mı aç çok?
- Sizin karnınız mı aç çok?
- Karnın mı acıktı çok?
- Karnınız mı acıktı çok?
- Senin karnın mı acıktı çok?
- Sizin karnınız mı acıktı çok?
- Karnın mı aç senin çok?
- Karnınız mı aç sizin çok?
- Karnın çok mu aç senin?
- Karnın mı çok aç senin?
- Karnınız mı çok aç sizin?
- Karnınız çok mu aç sizin?
- Karnınız mı acıktı çok sizin?
- Karnın mı acıktı çok senin?
- Karnın mı aç çok senin?
- Karnınız mı aç çok sizin?
- Karnın senin çok mu aç?
- Karnınız sizin çok mu aç?
- Karnın senin aç mı çok?
- Karnınız sizin aç mı çok?
- Karnın senin acıktı mı çok?
- Karnınız sizin acıktı mı çok?
- Karnın senin çok mu acıktı?
- Karnınız sizin çok mu acıktı?
- Aç mı karnın senin çok?
- Aç mı karnınız sizin çok?
- Çok mu aç karnın senin?
- Çok mu aç karnınız sizin?
- Çok aç mı karnın?
- Çok aç mı karnınız?
- Çok acıktı mı karnın senin?
- Çok acıktı mı karnınız sizin?
- Çok mu acıktı karnın senin?
- Çok mu acıktı karnınız sizin?
- Sizin çok mu acıktı karnınız?
- Senin çok mu acıktı karnın?
- Senin acıktı mı çok karnın?
- Sizin acıktı mı çok karnınız?
- Senin aç mı karnın çok?
- Sizin aç mı karnınız çok?
- Sizin çok mu aç karnınız?
- Senin çok mu aç karnın?
- Çok aç mı senin karnın?
- Çok aç mı sizin karnınız?
- Çok aç mı karnın senin?
- Çok aç mı karnınız sizin?
- Karnınız sizin çok aç mı?
- Karnın senin çok aç mı?
- Karnın senin çok acıktı mı?
- Karnınız sizin çok acıktı mı?
- Karnın çok mu acıktı?
- Karnınız çok mu acıktı?
- Karnınız acıktı mı çok sizin?
- Karnın acıktı mı çok senin?
- Karnın aç mı çok senin?
- Karnınız aç mı çok sizin?
- Acıktı mı çok karnın senin?
- Acıktı mı çok karnınız sizin?
- Aç mı karnın çok senin?
- Aç mı karnınız çok sizin?
- Sizin mi karnınız çok acıktı?
- Senin mi karnın çok acıktı?
- Senin mi çok acıktı karnın?
- Sizin mi çok acıktı karnınız?
- Senin karnın mı çok aç?
- Sizin karnınız mı çok aç?
- Senin mi karnın aç çok?
- Sizin mi karnınız aç çok?
- Sen mi açsın çok?
- Siz mi açsınız çok?
- Siz mi acıktınız çok?
- Sen mi acıktın çok?
- Sen mi çok acıktın?
- Siz mi çok acıktınız?
- Sen mi çok açsın?
- Siz mi çok açsınız?
- Karnınız mı çok acıktı sizin?
- Karnın mı çok acıktı senin?
- Karnın senin mi çok aç?
- Karnınız sizin mi çok aç?
- Karnın senin mi aç çok?
- Karnınız sizin mi aç çok?
- Karnınız sizin mi acıktı çok?
- Karnın senin mi acıktı çok?
- Karnın senin mi çok acıktı?
- Karnınız sizin mi çok acıktı?
- Senin karnın mı çok acıktı?
- Sizin karnınız mı çok acıktı?
- Senin mi karnın acıktı çok?
- Sizin mi karnınız acıktı çok?
- Senin aç mı çok karnın?
- Sizin aç mı çok karnınız?
- Sizin mi çok aç karnınız?
- Senin mi çok aç karnın?
- Senin mi aç çok karnın?
- Sizin mi aç çok karnınız?
- Acıktın mı çok sen?
- Acıktınız mı çok siz?
- Aç mı çok karnın senin?
- Aç mı çok karnınız sizin?
- Acıktı mı karnınız sizin çok?
- Acıktı mı karnın senin çok?
- Acıktı mı karnın çok senin?
- Acıktı mı karnınız çok sizin?
- Karnınız çok aç mı?
- Karnın çok aç mı?
- Karnın çok aç mı senin?
- Karnınız çok aç mı sizin?
- Karnın çok acıktı mı?
- Karnınız çok acıktı mı?
- Karnın çok acıktı mı senin?
- Karnınız çok acıktı mı sizin?
- Sizin mi acıktı karnınız çok?
- Senin mi acıktı karnın çok?
- Karnın aç mı senin çok?
- Karnınız aç mı sizin çok?
- Karnın acıktı mı senin çok?
- Karnınız acıktı mı sizin çok?
- Çok karnın aç mı?
- Çok karnınız aç mı?
- Çok karnın aç mı senin?
- Çok karnınız aç mı sizin?
- Senin çok karnın aç mı?
- Sizin çok karnınız aç mı?
- Senin çok karnın acıktı mı?
- Sizin çok karnınız acıktı mı?
- Senin acıktı mı karnın çok?
- Sizin acıktı mı karnınız çok?
- Sizin çok acıktı mı karnınız?
- Senin çok acıktı mı karnın?
- Senin çok aç mı karnın?
- Sizin çok aç mı karnınız?
- Aç mı sizin çok karnınız?
- Aç mı senin çok karnın?
- Acıktı mı sizin çok karnınız?
- Acıktı mı senin çok karnın?
- Karnın mı senin çok aç?
- Karnınız mı sizin çok aç?
- Karnın mı senin aç çok?
- Karnınız mı sizin aç çok?
- Karnın mı senin acıktı çok?
- Karnınız mı sizin acıktı çok?
- Karnın mı senin çok acıktı?
- Karnınız mı sizin çok acıktı?
- Senin mi karnın çok aç?
- Sizin mi karnınız çok aç?
- Çok mu karnınız acıktı?
- Çok mu karnın acıktı?
- Çok mu karnın aç?
- Çok mu karnınız aç?
- Çok mu karnın aç senin?
- Çok mu karnınız aç sizin?
- Çok mu karnınız acıktı sizin?
- Çok mu karnın acıktı senin?
- Çok mu senin karnın acıktı?
- Çok mu sizin karnınız acıktı?
- Çok mu senin karnın aç?
- Çok mu sizin karnınız aç?
- Sizin çok mu karnınız aç?
- Senin çok mu karnın aç?
- Senin çok mu karnın acıktı?
- Sizin çok mu karnınız acıktı?
- Karnın zil mi çalıyor?
- Karnın zil mi çalıyor senin?
- Senin karnın zil mi çalıyor?
- Karnın zil çalıyor mu?
- Senin karnın zil çalıyor mu?
- Karnınız zil çalıyor mu?
- Sizin karnınız zil çalıyor mu?
- Karnınız zil mi çalıyor?
- Karnınız zil mi çalıyor sizin?
- Sizin karnınız zil mi çalıyor?
- Çok açlık bastırdı mı?
- Açlık mı bastırdı çok?
- Çok mu açlık bastırdı?
- Açlık bastırdı mı çok?
- Çok açlık mı bastırdı?

Bist du sehr hungrig?