Translation of "Yosun" in French

0.004 sec.

Examples of using "Yosun" in a sentence and their french translations:

Yuvarlanan taş yosun tutmaz.

Pierre qui roule n'amasse pas mousse.

Yosun karanlık, nemli ortamlarda büyür.

La mousse a besoin d'obscurité et d'humidité pour bien pousser.

Yosun karanlık, nemli ortamlarda büyür.

La mousse a besoin d'obscurité et d'humidité pour bien pousser.

Büyük bir yosun ormanının koruduğu

J'avais trouvé un endroit singulier

Yosun burada, yani kuzey muhtemelen şurası.

Vu la mousse, le nord doit être par là.

Yıllar içinde çok fazla yosun yedim

J'ai mangé beaucoup d'algues au fil des ans,

Deniz minaresi mi, çiçekli yosun mu?

On mange la patelle ou bien l'algue ?

"Yuvarlanan taş yosun tutmaz" bir atasözüdür.

« Pierre qui roule n'amasse pas mousse » est un proverbe.

Çocukluğumun çoğunu kayalık havuzlarında geçirdim. Sığ yosun ormanlarına dalardım.

Je passais le plus clair de mon temps dans les mares, au milieu de la forêt de kelp.

Burada sığınak yapabileceğim tek şey ıslak çalılar, yosun ve taşlar.

Le seul abri que j'ai ici, c'est de la bruyère humide, de la mousse et de la roche.

Çocukluk anılarım, buranın kayalıklı kıyıları, gelgitleri ve yosun ormanlarıyla dolu.

Mes souvenirs d'enfance sont dominés par la côte rocheuse, l'estran et la forêt de kelp.

Sık bir yosun ormanında oksijen tüpü takmak benim için ideal değil.

Nager avec une bouteille me gênerait dans une forêt de kelp aussi dense.