Translation of "Temizlemek" in French

Okyanusu temizlemek

La dernière chose que nous devrions faire...

Odanı temizlemek zorundasın.

- Tu dois faire le ménage de ta chambre.
- Tu dois ranger ta chambre.

Onu temizlemek zorundayım.

Il me faut nettoyer cela.

Evi temizlemek zorundayım.

Je dois nettoyer la maison.

Odamı temizlemek zorundayım.

- Je dois nettoyer ma chambre.
- Je dois ranger ma chambre.

Dairemi temizlemek zorundayım.

Je dois ranger mon appartement.

Çatıdaki karı temizlemek zorundayız.

Nous devons dégager la neige du toit.

Sınıflarını temizlemek öğrencilerin görevidir.

C'est le devoir des étudiants de nettoyer leurs salles de classe.

Odamı temizlemek zorunda değilim.

Je n'ai pas à nettoyer ma chambre.

Yarın evi temizlemek zorundayım.

Nous devons nettoyer la maison demain.

Neden odanı temizlemek istemiyorsun?

Pourquoi ne veux-tu pas nettoyer ta chambre?

Odayı temizlemek üç günümü aldı.

Il m'a fallu trois jours pour nettoyer la pièce.

Ben köpek boku temizlemek istemiyorum.

Je ne veux pas ramasser de la merde de chien.

Tom odasını temizlemek zorunda kaldı.

Tom doit nettoyer sa chambre.

Mike'ın evdeki işi pencereleri temizlemek.

À la maison, le travail de Mike consiste à laver les fenêtres.

O, odasını temizlemek zorunda kaldı.

Il devait ranger sa chambre.

Garajı temizlemek çok eğlenceli değildi.

Nettoyer le garage n'était pas une partie de plaisir.

Peki belki de okyanusları temizlemek nafile.

Et donc, peut-être que nettoyer l'océan est futile.

Karı çatıdan kürekle temizlemek zorunda kalacağız.

Nous devons dégager la neige du toit.

- Odamı temizlemek istiyorum.
- Odamı temizlemeyi severim.

J'aime nettoyer ma chambre.

Ebeveynlerim dönmeden önce evi temizlemek istiyorum.

Je veux nettoyer la maison avant que mes parents reviennent.

Şimdi yapmak istediğim son şey banyoyu temizlemek.

La dernière chose que je veux faire maintenant est de nettoyer la salle-de-bain.

Tom oturma odasını temizlemek için söz verdi.

Tom a promis de nettoyer le salon.

Annem ve babam gelmeden önce evi temizlemek istiyorum.

Je voudrais nettoyer la maison avant que mes parents ne viennent.

Bütün çatının karını kürekle temizlemek biraz zaman alacak.

Ça prendra un peu de temps pour pelleter toute la neige du toit.

Mutfak zeminini temizlemek için daha fazla zaman harcamak istemedim.

Je ne voulais pas passer plus de temps à nettoyer le sol de la cuisine.

Tom masasını temizlemek için tam zamanında ofise gitmek istedi.

Bill voulait arriver en avance à son lieu de travail afin de nettoyer son bureau.

Okula gitmeden önce odamı temizlemek için yeterli zamanım olduğundan emin değilim.

- Je ne suis pas sûr d'avoir le temps de ranger ma chambre avant de partir à l'école.
- Je ne suis pas sûre d'avoir le temps de ranger ma chambre avant de partir à l'école.

Ne kadar çok şeyim varsa o kadar çok şey temizlemek zorunda kalacağım.

Plus j'ai de choses, plus il me faudra nettoyer.