Translation of "Yarın" in Polish

0.013 sec.

Examples of using "Yarın" in a sentence and their polish translations:

- Yarın Noel.
- Yarın Noel Günü.

Jutro jest Boże Narodzenie.

- Yarın çalışacak mısın?
- Yarın çalışıyor musun?
- Yarın çalışıyor musunuz?
- Yarın çalışacak mısınız?

Pracujesz jutro?

- Yarın geçerliliği doluyor.
- Yarın süresi bitiyor.
- Yarın tarihi geçiyor.

Jutro mija termin przydatności.

Yarın git.

Wyjedziemy jutro.

Yarın ayrılabilirler.

- Mogą jutro odejść.
- Mogą jutro wyjechać.

Yarın boşsun.

Jutro jesteś wolny.

Yarın pazar.

Jutro jest niedziela.

Cenaze yarın.

Pogrzeb jest jutro.

Yarın başlayacağım.

Jutro zacznę.

Yarın cumartesidir.

Jutro będzie sobota.

Yarın izinliyim.

Jutro nie mam służby.

Yarın Cuma.

Jutro będzie piątek.

Yarın başlarım.

Zaczynam jutro.

Yarın salıdır.

Jutro będzie wtorek.

Yarın Noel.

Jutro jest Boże Narodzenie.

Yarın çalışacağız.

Jutro pracujemy.

Yarın başlıyor.

- Zaczyna się jutro.
- Jutro się zacznie.

Yarın bileceğim.

Jutro będę wiedział.

Yarın kazanamayabiliriz.

Jutro możemy nie wygrać.

Yarın gelebilir.

Może być w stanie przyjść jutro.

Yarın tatil.

Jutro będzie świąteczny dzień.

- Yarın Cumartesi midir?
- Yarın cumartesi mi?

Czy jutro jest sobota?

- Yarışma yarın başlıyor.
- Yarışma yarın başlar.

Konkurs zaczyna się jutro.

- Yarın mevcut olmayacağım.
- Yarın devamsız olacağım.

- Jutro mnie nie ma.
- Będę jutro nieobecny.

- O yarın boş olacak.
- Yarın izinli olacak.

Jutro on będzie wolny.

- O, yarın evde olacak.
- Yarın evde olacak.

Będzie w domu jutro.

Okulu yarın başlıyor.

Szkoła zaczyna się jutro.

Oda yarın boyanacak.

Pokój będzie jutro pomalowany.

Kapı yarın boyanacak.

Drzwi zostaną pomalowane jutro.

Düğün yarın olacak.

Ceremonia odbędzie się jutro.

Yarın okulumuz yok.

Jutro nie ma szkoły.

Yarın sabah gel.

Przyjdź jutro rano.

Yarın orada olacağım.

Będę tam jutro.

Yarın çok çalışacağım.

Jutro będę się intensywnie uczył.

Yarın sinemaya gitmeyeceğim.

Jutro nie idę do kina.

Yarın amcamla görüşüyorum.

Jutro widzę się z moim wujkiem.

Yarın yola çıkıyorum.

Jutro biorę wolne.

Yarın pikniğe gidiyoruz.

Wybieramy się jutro na piknik.

O, yarın gelecek.

On przyjdzie jutro.

Yarın Cumartesi midir?

Czy jutro jest sobota?

Yarın buluşuyor muyuz?

Spotkamy się jutro?

Yarın, aya inecek.

Jutro wyląduje on na księżycu.

Yarın sıcak olacak.

Jutro będzie gorąco.

Yarın geri dönecek.

On wróci jutro.

Yarın pikniğe gideceğim.

Zamierzam jutro iść na piknik.

Düğünleri yarın olacak.

Ich ślub będzie jutro.

Chris yarın çalışamaz.

Chris nie może jutro pracować.

Yarın gelecek misin?

Przyjdziesz jutro?

Yarın bana sor.

Zapytaj mnie jutro.

Yarın beni ara.

Zadzwoń do mnie jutro.

Sana yarın bildireceğim.

Dam ci znać jutro.

Yarın ofiste görüşürüz.

Do jutra w biurze.

Yarın Boston'a gideceğim.

Zamierzam jechać jutro do Bostonu.

Yarın Boston'a gidiyorum.

Jutro jadę do Bostonu.

Yarın konuşabilir miyiz?

Możemy porozmawiać jutro?

Yarın okula gitmeyeceğim.

Nie pójdę jutro do szkoły.

Yarın sabah ayrılacağız.

Wyruszamy jutro rano.

Yarın tekrar gel.

Przyjdź też jutro!

Yarın kütüphanede görüşürüz!

Widzimy się jutro w bibliotece!

Yarın erken kalkacağım.

Jutro wstaję wcześnie.

Yarın onunla görüşürüz.

Spotkamy go jutro.

Yarın evde olacağım.

Jutro będę w domu.

Yarın hakkında düşünün.

- Pomyśl o jutrze.
- Myśl o jutrze.

Yarın başlayacağımız anlaşılmaktadır.

Zrozumiałe jest, że zaczniemy jutro.

Yarın dokuzda başlayacağız.

Zaczniemy jutro o dziewiątej.

Yarın sabah başlayacağız.

Zaczniemy jutro rano.

Yarın sabah gideceğim.

Pójdę jutro rano.

Yarın onu arayacağım.

Jutro do niego zadzwonię.

Neden yarın değil?

Dlaczego nie jutro?

Tom yarın dönecek.

Tom wróci jutro.

Onu yarın görebileceksin.

Jutro będziesz mógł się z nim spotkać.

Yarın misafirlerimiz olacak.

Jutro będziemy mieli gości.

Yarın boş musunuz?

- Czy jesteś jutro wolny?
- Masz jutro czas?

Yarın kar yağacak.

Jutro będzie padać śnieg.

Yarın evde kalacağım.

Jutro zostaję w domu.

Yarın anneler günü.

Jutro jest Dzień Matki.

Yarın maaş günü.

Jutro wypłata.

Futbol oyunu yarın.

Mecz piłki nożnej jest jutro.

Yarın ona soracağım.

Jutro go zapytam.

Yarın gidecek misin?

Wyjeżdżasz jutro?

Yarın tenis oynayacak.

Będzie grał jutro w tenisa.

Yarın görüşebilir miyiz?

Czy moglibyśmy się spotkać jutro?

Yarın gidiyor musun?

Wyjeżdżasz jutro?

Yarın gidiyor musunuz?

Wyjeżdżasz jutro?

Yarın, yarın, bugün değil - der bütün tembel insanlar.

Jutro, jutro, tylko nie dzisiaj, mówią wszyscy leniwi ludzie.

- Yarın yeni bir gündür.
- Yarın yeni bir gün.

Jutro będzie nowy dzień.

- Korkarım ki yarın yağmur yağacak.
- Maalesef yarın yağmur yağacak.

Obawiam się, że jutro będzie padać.

- Yarın bir testimiz var.
- Bizim yarın bir testimiz var.

Mamy jutro egzamin.

Onunla. Yarın burada olmayacağım.

Z nim. Nie będzie mnie tu jutro.

Tom yarın oraya gidecek.

Tom jutro tam pójdzie.

Tom yarın çiti boyayacak.

Tom jutro pomaluje płot.