Translation of "Kedilerin" in French

0.004 sec.

Examples of using "Kedilerin" in a sentence and their french translations:

- Kedilerin şekil değiştirebildikleri söylenilmektedir.
- Kedilerin şekil değiştirebildikleri söylenir.

On dit que les chats peuvent changer de forme.

Kedilerin sivri kulakları var.

Les chats ont les oreilles pointues.

Kedilerin iki kulağı vardır.

Les chats ont deux oreilles.

Kedilerin yedi canı vardır.

Les chats ont sept vies.

- Kedilerin sahibi olmaz, hizmetçisi olur.
- Kedilerin sahibi yoktur, elemanı vardır.

Les chats n'ont pas de propriétaires, ils ont du personnel.

- Kedilerin gözleri ışığa karşı çok duyarlıdır.
- Kedilerin gözleri ışığa çok duyarlıdır.

Les yeux des chats sont très sensibles à la lumière.

O cins kedilerin kuyruğu yok.

Cette race de chat n'a pas de queue.

Kedilerin karanlıkta görme yetileri vardır.

- Les chats peuvent voir dans l'obscurité.
- Les chats ont la faculté de voir dans le noir.
- Les chats sont nyctalopes.

Avrupa birliğinde kedilerin pençesini sökmek yasaktır.

Arracher les griffes des chats est interdit dans l'Union Européenne.

Köpeklerin ustaları var, kedilerin hizmetçileri var.

Des chiens ont des maîtres, des chats ont des serviteurs.

Kara kedilerin kötü şans getirdiklerine inanmıyorum.

Je ne crois pas que les chats noirs portent malheur.

Ama büyük kedilerin kürklerinde nadiren koku bulunur.

Mais souvent, les grands félins sentent à peine.

Bazı insanlar siyah kedilerin kötü şans getirdiklerine inanırlar.

Certaines personnes pensent que les chats noirs portent malheur.

Bazı insanların neden kara kedilerin uğursuz olduğunu düşündüğünü merak ediyorum.

Je me demande pourquoi certaines personnes pensent que les chats noirs portent malheur.

Eğitim, saldırıların önlenmesi ve insanların yaşadığı alanlarda dolaşan kedilerin takibi üzerine çalışıyor.

Il concentre ses efforts sur l'éducation, la prévention des conflits et le repérage de félins errants près des humains.

Hem kedileri hem de filozofları çok inceledim. Kedilerin bilgeliği son derece üstündür.

J'ai beaucoup étudié les philosophes et les chats. La sagesse des chats est infiniment supérieure.