Translation of "Aracılığıyla" in French

0.005 sec.

Examples of using "Aracılığıyla" in a sentence and their french translations:

Başka bir kampanya aracılığıyla;

via une autre entité de la campagne

Bu etkileşimler hormonlarımız aracılığıyla gerçekleşiyor.

Nos hormones servent d'intermédiaire dans ces interactions.

Kan, kan damarları aracılığıyla akar.

Le sang circule dans les vaisseaux sanguins.

Titreşimler aracılığıyla şeklini ve boyutunu kestirebilir.

Grâce aux vibrations, elle évalue sa taille et sa vitesse.

Huzurları bozulunca kimyasal reaksiyon aracılığıyla ışık üretiyorlar.

Lorsqu'ils sont dérangés, ils produisent de la lumière via une réaction chimique,

Ancak simülatör aracılığıyla daha çok riske tabi tutulduklarında

Néanmoins, plus ils étaient exposés au risque à travers le simulateur,

Benim için düşünceleri sözcükler aracılığıyla ifade etmek zordur.

Il m'est difficile d'exprimer des idées par des mots.

Onun yerine tuzak tellerinden oluşan ağları aracılığıyla yoklar dünyayı.

Mais elle se repère grâce à un réseau de pièges.

Kurduğum vakıf aracılığıyla para topluyor ve Thame Okulu'nu destekliyorum.

Grâce à ma fondation, je peux rassembler des fonds. Je soutiens ainsi l'école de Thame.

Türkiye, Parlamento aracılığıyla ordusunun birliklerini Libya'ya göndermek için bir karar

adopté une décision par le Parlement d'envoyer des unités de son armée en Libye

Bu yüzden, bu hayvana karşı duyulan korku toplum ve kültürler aracılığıyla

Ça se perpétue à travers la société et les cultures.

Devlet, aracılığıyla da dahil olmak üzere, İsrail'e karşı savaştı terör eylemleri.

Au départ, l'OLP revendiquait tout ce qui avait été la Palestine britannique,

Google Haritalar aracılığıyla, dünyanın dört bir yanından insanların bizden haberdar olacağını umuyorum.

Grâce à Google Maps, j'espère que le monde entier entendra parler de nous.

Tutulan bir Anisa eşi ile Akhras sarayına, kocası aracılığıyla saraya ulaşan ve

épouse Anisa gardée en C'est l' autre qui a atteint le palais par l'intermédiaire de son mari

Komitesi aracılığıyla bir dizi Rami hayır kurumunun satın alınmasından ve bunun üzerine Beşar'ı

blanchiment qu'elle a créé et mis Bashar au-dessus, avec son apparition

Bizler dijital bir çağda yaşıyoruz ve istediğimiz her bilginin de bize bir yerlerde, yazılı olarak bir kitap, kütüphane ya da bir veritabanı aracılığıyla erişilebilir olduğunu düşünmükten zevk alıyoruz. Ne var ki bu gerçek olmaktan uzak bir durum; dillerin büyük bir kısmı hiçbir zaman ne yazıldı ne de kayıt altına alındı.

Nous vivons à l'ère numérique et nous aimons à penser que n'importe quelle information nous est accessible, quelque part, écrite, dans un livre ou une bibliothèque ou une banque de données, et que nous pouvons la trouver sur Google, mais cela est loin d'être vrai ; la plupart des langues n'ont jamais été écrites où que ce soit, ni enregistrées.