Translation of "Dışı" in Finnish

0.008 sec.

Examples of using "Dışı" in a sentence and their finnish translations:

Bu sıra dışı.

- Tämä on outoa.
- Tämäpä erikoista.

Fikirlerin oldukça çağ dışı.

- Ideasi ovat melkoisen vanhanaikaisia.
- Ajatuksesi ovat aika vanhanaikaisia.

O, yasa dışı değil.

- Se ei ole laitonta.
- Se ei ole laiton.

Bu oldukça sıra dışı.

- Tämä on aika poikkeuksellista.
- Tämä on melko poikkeuksellista.

Bu epeyce sıra dışı.

Tämä on todella poikkeuksellista.

Kokain almak yasa dışı.

Kokaiinin ostaminen on laitonta.

Bu çok sıra dışı.

Se on todella epätavallista.

Bu sıra dışı mıdır?

Onko tämä epätavallista?

Onlar yasa dışı değil.

Ne eivät ole laittomia.

Yasa dışı değil mi?

- Eikö tuo ole laitonta?
- Eikö se ole laitonta?

Tom sınır dışı ediliyor.

Tomia karkoitetaan.

O yasa dışı mı?

Onko tuo laitonta?

Hiçbir şey sıra dışı gözükmüyordu.

Mikään ei vaikuttanut tavallisesta poikkeavalta.

Bu sıra dışı bir isim.

- Se on epätavallinen nimi.
- Sepä on epätavallinen nimi.
- Sepä epätavallinen nimi.
- Sepä kummallinen nimi.

Oldukça sıra dışı şeyler görmeye başladım.

Aloin nähdä upeita asioita.

Tom sınırı yasa dışı yollardan geçti.

Tomi ylitti rajan laittomasti.

Okuldan sonra müfredat dışı aktivitelerimiz var.

Meillä on koulun jälkeen opetusohjelmaan kuulumattomia aktiviteetteja.

Olağan dışı bir şey fark etmedim.

En ole huomannut mitään epätavallista.

Amerika kıtasında çok sıra dışı kabul edildik.

poikkeuksena Amerikan mantereella.

Sıra dışı bir şeyin eşiğinde olduğunu hissediyorsun.

Tuntee olevansa hyvin erityislaatuisen tapahtuman äärellä.

Sıra dışı bir şeyin kokusunu alıyor musun?

Etkö haista jotakin epätavallista?

Onun hakkında sıra dışı bir şey var.

Hänessä on jotain epätavallista.

Yargıtay yasanın yasa dışı olduğuna karar verdi.

Korkeimman oikeuden ratkaisun mukaan laki oli laiton.

Rüzgâr yüzünden ses duyamadığından sıra dışı gece görüşüne sarılmalı.

Voimatta kuulla tuulen yli on sen luotettava hyvään hämäränäköönsä.

Gecenin sıra dışı zorluklar ve benzersiz fırsatlarla dolu olduğunu...

Ne paljastavat, että yö on täynnä erikoislaatuisia haasteita -

O an sıra dışı bir şeye şahit olduğumu bilmiyordum.

En tiennyt silloin - nähneeni jotain uskomatonta.

Ama bacanın önemini kavrayan yerel halk bacayı devre dışı bırakmış.

Mutta kun savupiipun tärkeys on ymmärretty, se on otettu pois käytöstä.

Ve sıra dışı, titrek, dalgalı, elbiseli ve yaşlı bir kadın oluyor.

upeaksi horjuvaksi vanhaksi naiseksi mekossaan.

- Tom'un içi dışı birdir.
- Tom açık kalplidir.
- Tom hislerini belli eder.

Tom on kuin avoin kirja.

Bu defa ilk kez özel bir villada kaldım, ve gerçekten olağan dışı bir şeydi.

Tällä kertaa olin ensimmäistä kertaa yksityishuvilalla ja se vasta oli jotain.

Tom'un annesi, geçenlerde ölümden döndüğü sırada yaşadığı olağanüstü bir beden dışı deneyim hikayesi anlattı.

Tomin äiti kertoi erikoislaatuisen kertomuksen ruumiista irtautumiskokemuksesta, jonka hän koki taannoisella käynnillään kuoleman rajamailla.