Translation of "Yayılmasını" in English

Yağmur yangının yayılmasını engelledi.

The rain kept the fire from spreading.

Ve böylece kanserin yayılmasını yavaşlatabiliriz.

and slow down the spread of cancer.

Tümörün yayılmasını da durdurabileceğimiz yönündedir.

we can stop the tumor from spreading.

Biz hastalığın yayılmasını kontrol etmeliyiz.

We should check the spread of the disease.

O, söylentinin yayılmasını engellemeye çalıştı.

She tried to prevent the rumor from spreading.

Ve bu virüsün yayılmasını sınırlar.

And that limits the spread of the virus.

Bu önlemler hastalığın yayılmasını önleyebilir.

These measures can prevent the disease from spreading.

Köleliğin daha fazla yayılmasını istemediler.

They wanted no further spread of slavery.

Çok basit önlemlerle Koronavirüs'ün yayılmasını engellemek mümkün.

With very simple steps it's possible to hinder the spread of the coronavirus.

Şimdi ise virüsü kontrol altına alıp yayılmasını engelliyorlar

Now they control the virus and prevent it from spreading.

Hastalığın hızlıca yayılmasını önlemek kolay bir görev değildi.

To prevent the disease from spreading quickly was not an easy task.

Virüsün daha fazla yayılmasını engellemek için ciddi tedbirler alınmalı.

Drastic measures must be taken to prevent the further spread of the virus.

Için Mısır toplumunda boşanmanın yayılmasını sınırlamaktır , bu da Mısır'ı boşanmanın yayılmasında

Egypt say that a new divorce case occurs every two minutes, which makes Egypt one of the highest