Translation of "Yapabildiğin" in English

0.004 sec.

Examples of using "Yapabildiğin" in a sentence and their english translations:

Yapabildiğin kadarıyla öğren.

Learn what you can.

Yapabildiğin şeyi yap.

You do what you can.

Yapabildiğin kadar yükseğe sıçra.

Jump as high as you can.

Yapabildiğin kadar yüksek çığlık at.

Scream as loudly as you can.

Yapabildiğin kadar yükseğe zıplamayı dene.

Try to jump as high as possible.

Bunu senin yapabildiğin kadar iyi yapamam.

- I can't do that as well as you.
- I can't do that as well as you can.

Keşke onu senin yapabildiğin kadar iyi yapabilsem.

I wish I could do that as well as you do.

Yatırım yapabildiğin kadar yatırım yap ve şirketin servislerini düzelt.

reach new markets and improve the company’s service.

Bu, bir şeyi yapabildiğin için yapmak zorunda olduğun anlamına gelmez.

Just because you can do something doesn't mean you should.

- Onu nasıl yapacağını bildiğin hakkında hiçbir fikrim yoktu.
- Bunu yapabildiğini bilmiyordum.
- Bunu yapabildiğin hakkında hiçbir fikrim yoktu.
- Bunu yapabileceğin hakkında hiçbir fikrim yoktu.

I had no idea you knew how to do that.