Translation of "Sorunlarımızı" in English

Biz sorunlarımızı biliyoruz.

We know our problems.

Kendi sorunlarımızı yarattık.

We created our own problems.

Kimse bizim sorunlarımızı umursamıyor.

Nobody cares about our problems.

- Sorunlarımızı çözüyoruz.
- Problemlerimizi çözüyoruz.

We're solving our problems.

Olan sorunlarımızı konuşmamızı tercih ederdim.

I'd like to discuss some problems we've been having.

Sorunlarımızı kendimiz çözmeye çalışmamız gerekiyor.

We're supposed to try to solve our problems by ourselves.

John ve ben sorunlarımızı hallettik.

John and I have patched up our troubles.

Samimi arkadaşlar olarak, sorunlarımızı tartışmalıyız.

As close friends, we must share our troubles.

O her zaman sorunlarımızı hemen anladı.

He has always understood our problems right away.

Bütün sorunlarımızı çözemeyebiliriz ama onlardan bazılarını çözebilmeliyiz.

We may not be able to solve all our problems, but we should be able to solve some of them.

Tom'a yardım etmeye çalışmadan önce kendi sorunlarımızı çözelim.

Let's solve our own problems first before we try to help Tom.

Şirketinizle olan mali sorunlarımızı halletmede yardımınızı istirham etmek istiyoruz.

We would like to ask for your help in clearing up our financial problems with your company.