Translation of "Senatör" in English

Arkadaşı eski bir senatör.

His friend is an ex-Senator.

Onun babası ABD'de senatör.

His dad is a senator in the USA.

Milletvekili ve senatör olarak çalışmıştı.

He had served as a congressman and senator.

Bu olaylar, senatör görevdeyken yaşandı.

These events transpired while the senator was still in office.

Dan, senatör Linda Jones'la tanıştırıldı.

Dan was introduced to Senator Linda Jones.

Birçok senatör ona karşı çıktı.

Many senators opposed it.

Bir takım senatör Wilson'u sevmiyordu.

A number of senators disliked Wilson.

Sadece yedi senatör kararsız kaldı.

Only seven Senators remained undecided.

Senatör Kongre etik Komitesi tarafından sansürlendi.

The senator was censured by the congressional ethics committee.

Senatör Tom Jackson ev hapsine alındı.

Senator Tom Jackson was put under house arrest.

Senatör Hoar şiddetle antlaşmaya karşı konuştu.

Senator Hoar spoke strongly against the treaty.

Senatör Tom Jackson zorunlu askerliğe karşı çıktı.

Senator Tom Jackson was opposed to conscription.

Senatör Kerry bir özgürlükçü olarak kabul edildi.

Senator Kerry was considered a liberal.

Senatör bir görüşme için tekrarlanan talepleri inkar etti.

The senator denied repeated requests for an interview.

Tom Jackson Senatör John Smith'in cenaze törenine katılmadı.

Tom Jackson didn't attend Senator John Smith's funeral.

Senatör Dole, İkinci Dünya Savaşı sırasında bir kahramandı.

Senator Dole was a hero during World War Two.