Translation of "Sanatı" in English

0.004 sec.

Examples of using "Sanatı" in a sentence and their english translations:

Sanatı seviyorum.

I like art.

Sanatı seviyoruz.

We love art.

Yazma sanatı faydalıdır.

The art of writing is useful.

Tom sanatı seviyor.

Tom loves art.

Ben sanatı seviyorum.

- I like art.
- I love art.

O, sanatı seviyor.

He loves art.

Mary sanatı sever.

Mary loves art.

Onlar sanatı seviyor.

They love art.

Fransızların sanatı sevdikleri söylenir.

The French are said to love art.

Sihirbazlar illüzyon sanatı kullanır.

Magicians use the art of illusion.

Rönesans sanatı sever misiniz?

Do you like Renaissance art?

Böyle sanatı kim alır?

Who buys such art?

Sanatı seviyorsun, değil mi?

You love art, don't you?

Tom modern sanatı sevmez.

Tom doesn't like modern art.

Mektup yazma sanatı yitip gidiyor.

Letter writing is becoming a lost art.

Hoşa gitme sanatı, aldatma sanatıdır.

The art of pleasing is the art of deception.

Gösteri Avrupa'dan modern sanatı sundu.

The show presented modern art from Europe.

Sanatı kritik anda başarısız oldu.

His art failed at the critical moment.

Tom Japon sanatı hakkında çok bilgili.

Tom is very knowledgeable about Japanese art.

Japon sanatı ile ilgilendiğini hiç fark etmemiştim.

- I never realized you were interested in Japanese art.
- I never realized that you were interested in Japanese art.

Sanatı lüks mü yoksa ihtiyaç olarak mı görüyoruz?

Do we think of arts as a luxury or a necessity?

Seks bir dövüş sanatı olsaydı, siyah kuşağım olurdu.

If sex were a martial art, I would have a black belt.

Hiçbir kültürel geçmiş, sanatı anlamak için gerekli değildir.

No cultural background is necessary to understand art.

Yeteneği ve sanatı olan bu dünyada ünlü olur.

He who has skill and art, becomes famed in the world.

Japon sanatı ile ilgilendiğine dair hiçbir fikrim yoktu.

I had no idea you were interested in Japanese art.

Soyut modern sanatı anlamada güçlük çekiyorum, özellikle Mondrian.

I have difficulty understanding abstract modern art, especially Mondrian.

Işık ve gölge sanatı denilen tekniği gerçekten seviyorum.

I really like the technique called chiaroscuro.

Tom sanatı dünyadaki başka her şeyden daha çok seviyor.

Tom loves art more than anything else in the world.

Müze yetkilileri, ETA'nın müzede daha çok Bask sanatı istediğini düşünüyorlar.

Museum officials think that ETA wanted more Basque art in the museum.

İnsan mutlu olma sanatı hariç herhangi bir şeyi icat edebilir.

Man may invent anything, save for the art of being happy.

- Tom modern sanatı takdir ediyor.
- Tom modern sanattan hoşlanır.
- Tom modern sanattan zevk alır.

Tom appreciates modern art.

Modern savaş sanatı dövüşçüler gibi etkili olmak için tepeden tırnağa silahlandırılacak askerleri muhakkak gerektirmez.

The art of modern warfare does not necessarily require soldiers to be armed to the teeth to be effective as combatants.

Matsutake mantarlarını tanıma sanatı benim tutkum oldu, bu tutku ona dair bir kitap yazmamla sonuçlandı. .

The art of recognizing matsutake mushrooms became my passion, culminating in my writing a book on it.

Bir astronom olmak için, tamamen bilim okumak zorundasınız, ama bir astrolog olmak için sadece yalan söyleme sanatı okumak zorundasınız.

To become an astronomer, you have to study the sciences thoroughly, but to become an astrologer, you just have to study the art of lying.

Onun sonunda konuşma sanatı ve mantık ile ilgili , Socrates metodunda herhangi bir anlaşmazlık örneği ile biten ikincisinin sonunda iki küçük skeç vardı.

The end of which there were two little sketches of rhetoric and logic, the latter finishing with a specimen of a dispute in the Socratic method.