Translation of "Pençeleri" in English

0.004 sec.

Examples of using "Pençeleri" in a sentence and their english translations:

Hassas pençeleri tuzağa dönüşür.

Sensitive paws become a trap...

Büyük pençeleri varsa, silahları odur.

You know, if they've got great big claws, those are their weapons.

Senin köpeğinin büyük pençeleri var!

Your dog has huge paws!

Onun keskin pençeleri açılıp kapanmaya, açılıp kapanmaya başladı.

Its sharp claws began to open and close, open and close.

Bunun gibi küçük pençeleri ve kuyruğunda büyük bir zehir kesesi varsa

If, like this, you've got little claws, and a big venom sack on its tail,

Kanguruların iki küçük ön pençesi ve iki büyük, güçlü arka pençeleri vardır.

Kangaroos have two small forepaws and two large, strong hind paws.

Yer domuzunun güçlü bacakları ve keskin pençeleri var böylece yüksek hızda toprağa tünel kazabilir.

The aardvark has powerful limbs and sharp claws so it can burrow into earth at high speed.