Translation of "Oluşturmak" in English

Bir modelimizi oluşturmak için

a New York City block,

Bir kabine oluşturmak zordur.

Forming a cabinet is difficult.

Geleneksel olarak bir anı oluşturmak,

Traditionally, it was thought that making a memory

Ve Ay'ımızı bu şekilde oluşturmak,

and it looked like making our Moon this way

İyi bir örnek oluşturmak zorundaydım.

I had to set a good example.

Çalışanlar bir birlik oluşturmak istiyor.

The employees want to form a union.

Birçok kültür cinsiyet farkını oluşturmak için

Many cultures don't look at genitalia primarily

Sembolik logolar oluşturmak için ritüeller oluşturduk.

We constructed rituals to create symbolic logos.

Gerçekten yeni bir standart oluşturmak zorundayız;

We actually have to create a new standard,

Web sitesi oluşturmak için birini arıyorum.

I'm looking for someone to create a website.

Oksijen, suyu oluşturmak için hidrojenle tepkir.

Oxygen reacts with hydrogen to make water.

Bir komite oluşturmak için oylama yaptılar.

They voted to create a committee.

Fadıl iyi bir örnek oluşturmak istedi.

Fadil wanted to set the good example.

Karlo, anlamak ve oluşturmak yeteneğine sahiptir.

Karlo has the ability to understand and create.

Edinilen bilgiler için ortak bir kaynak oluşturmak

collaborate on a Wikipedia Galactica,

Bir grup oluşturmak için bir araya geldik.

We came together to form a group.

Çok iyi bilmediğin dillerde cümle oluşturmak zordur.

It is difficult to form sentences in languages you don't know very well.

Bu ampuller ışık oluşturmak için civa kullanır.

These light bulbs use mercury to create light.

İlk izlenim oluşturmak için sadece bir şansınız vardır

You only get one chance to make a first impression,

- Bir örnek oluşturmam gerekiyor.
- Bir örnek oluşturmak zorundayım.

I have to set an example.

Tekil atomlar, molekülleri oluşturmak için diğer atomlarla birleşebilirler.

Individual atoms can combine with other atoms to form molecules.

Esperantoda çoğul oluşturmak için tekil isme j ekle.

To form the plural in Esperanto, add a j to the singular.

Zihnimizdeki bu resmi, yapbozu oluşturmak için referans olarak kullanırız.

this picture in our mind serves as a reference for us to build the puzzle.

Suyun üzerinde bir sürü dalga oluşturmak için taş atabilirim.''

but I can cast a stone across the waters to create many ripples.”

Hikâye oluşturmak için biraz daha fazla detaya ihtiyacımız var.

We need a bit more detail to be able craft stories.

Ve gitmek istediğimiz yere ulaştıracak bir anlatım oluşturmak zorundayız.

and we have to build the narrative that gets us to where we want to go.

Akıllı telefonlar için bir uygulama oluşturmak çok zor mudur?

Is it very difficult to create an app for smartphones?

Bir paravan şirket oluşturmak hakkında yasa dışı bir şey yok.

There's nothing illegal about creating a shell company.

Daha sağlıklı myelin oluşturmak için beyniniz fazla B vitaminine ihtiyaç duyar.

In order to make healthy robust myelin, your brain needs a lot of B vitamins.

Peki böyle bir görseli oluşturmak için ne kadar bilgiye ihtiyacımız var?

So, how much information do we need to trigger such an image?

İlk uzay istasyonları yapay bir yer çekimi oluşturmak için yatay eksende dönüyordu.

The first space stations rotated axially to produce artificial gravity.

. Ve Davout, Napolyon'un son seferi için yeni bir ordu oluşturmak için mucizeler yarattı.

loyal administrator. And Davout worked miracles  to raise a new army for Napoleon’s final campaign.

Geldik. O sıralarda Şeyh Zayed Al Nahyan , güçlü bir birlik oluşturmak ve onları

let 's go back in history a little back here we've come to one

Kıtalar yaklaşık 250 milyon yıl önce Pangea adında bir süper kıtayı oluşturmak için bir araya geldiler.

About 250 million years ago, the continents came together to form a supercontinent called Pangea.