Translation of "Kalıntılar" in English

0.003 sec.

Examples of using "Kalıntılar" in a sentence and their english translations:

Kalıntılar görülmeye değerler.

The ruins are worth visiting.

Kalıntılar görülmeye değer.

The ruins are worth seeing.

Kalıntılar ziyaret edilmeye değerdir.

The ruins are worth a visit.

Ya da bu heykeller gibi kalıntılar.

Or findings like sculptures.

Eski bir uygarlıkla ilgili kalıntılar bulduk.

- We discovered relics of an ancient civilization.
- We discovered relics of an ancient civilisation.

O kalıntılar bir zamanlar görkemli bir saraydı.

Those ruins were once a splendid palace.

Bu kalıntılar hakkında daha fazla bilmek istiyorsan, bir arkeoloğa sormalısın.

If you want to know more about these ruins, you should ask an archaeologist.

Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar, soyu tükenmiş hayvanların kalıntıları dahil birçok ilginç şeyler buldu.

Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.