Translation of "Istemezdim" in English

Onu yapmak istemezdim.

I wouldn't want to do that.

Orada yaşamak istemezdim.

I wouldn't like to live there.

Geç kalmanı istemezdim.

I wouldn't want you to be late.

Yerinde olmak istemezdim.

- Sucks to be you.
- It sucks to be you.

Hastanede çalışmak istemezdim.

I wouldn't like to work in a hospital.

Konserini kaçırmak istemezdim.

I wouldn't want to miss your concert.

Hakim olmak istemezdim.

- I wouldn't like being a judge.
- I wouldn't want to be a judge.

Boston'da yaşamak istemezdim.

I wouldn't want to live in Boston.

Tom'la çalışmak istemezdim.

I wouldn't want to work with Tom.

Burada çalışmak istemezdim.

I wouldn't want to work here.

Burada yaşamak istemezdim.

I wouldn't want to live here.

Başka türlüsünü istemezdim.

I wouldn't want it any other way.

Senin yerinde olmak istemezdim.

- I would not want to be in your place.
- I would not want to be in your shoes.

Kimsenin bizi görmesini istemezdim.

I wouldn't want nobody to see us.

Bir hastanede çalışmak istemezdim.

I wouldn't want to work in a hospital.

Tom'la birlikte yaşamak istemezdim.

I wouldn't want to live with Tom.

Bunu kesinlikle yapmak istemezdim.

I certainly wouldn't want to do that.

Yerinde olsam oraya gitmek istemezdim.

I wouldn't want to go there if I were you.

Oturursam, korkarım ki kalkmak istemezdim.

- If I sit down, I'm afraid I wouldn't want to get up.
- If I sit down, I'm afraid that I wouldn't want to get up.

Yapamayacağınız bir şeyi yapmanızı istemezdim.

I wouldn't ask you to do anything that you couldn't do.

En kötü düşmanımda bunu istemezdim.

I wouldn't wish that on my worst enemy.

Onu tek başıma yapmak istemezdim.

I wouldn't want to do that by myself.

Ben asla seni incitmek istemezdim.

I would never want to hurt you.

Öyle bir şey yapmak istemezdim.

I wouldn't want to do something like that.

Bir beyin cerrahı olmak istemezdim.

I wouldn't want to be a brain surgeon.

Çok gerekli olmasaydı senden gelmeni istemezdim.

I wouldn't have asked you to come if it weren't absolutely necessary.

Tom'dan onu yapmasını hiçbir zaman istemezdim.

- I never would've asked Tom to do that.
- I never would have asked Tom to do that.

Biraz yardım olmadan onu yapmak istemezdim.

I wouldn't want to do that without some help.

Tom hariç hiç kimseyle oraya gitmek istemezdim.

I wouldn't want to go there with anybody except Tom.

Bunu biraz yardım olmadan yapmayı denemek istemezdim.

I wouldn't want to try doing that without some help.

- Bunların olmasını hiç istemezdim.
- Bunların olmasını hiç istemedim.

I never wanted any of this to happen.

- Ona gerçeği söylemek istemedim.
- Ona gerçeği söylemek istemezdim.

I wouldn't want to tell him the truth.