Translation of "Isimle" in English

0.008 sec.

Examples of using "Isimle" in a sentence and their english translations:

Bu isimle kimseyi tanımıyorum.

I don't know anyone by that name.

Ve aşağıda tanıdık bir isimle karşılaştım.

and I noticed a familiar name on the door downstairs.

Mary onu düşünebildiği her isimle çağırdı.

Mary called him every name she could think of.

"Birbirimizi isimle mi çağıracağız?" "Sanırım çağıracağız."

"Will we call each other by name?" "I think we will."

Cümlenin bir isimle başlaması gerektiğini biliyorum.

I know the sentence must start with a noun.

Tom dünyadaki her kötü isimle Mary'ye seslendi.

Tom called Mary every bad name under the sun.

- Tom adımı yanlış söyledi.
- Tom bana başka isimle hitap etti.

Tom called me by the wrong name.

Hintliler ülkelerini birçok isimle bilirler "Bharat" Sanskritçe, "Hindustan" Farsça ve"India" İngilizceden gelir.

Indians know their country by many names: "Bharat" from Sanskrit, "Hindustan" from Persian and "India" from English.