Translation of "Fikirleri" in English

0.013 sec.

Examples of using "Fikirleri" in a sentence and their english translations:

Fikirleri tükettim.

I've run out of ideas.

Konudaki fikirleri değişik.

Their views vary on the subject.

Onun fikirleri çağdaş.

His ideas are up to date.

Onun fikirleri önemlidir.

His opinions carry weight.

Onun fikirleri delice.

His ideas are crazy.

Biz fikirleri paylaştık.

We shared ideas.

Aptalca fikirleri alma.

Don't get any stupid ideas.

Doğru fikirleri var.

He has the right ideas.

Hamilton'un fikirleri aşırıydı.

Hamilton's ideas were extreme.

Tom'ın fikirleri fütüristikti.

Tom's ideas were futuristic.

Tom'un fikirleri aşırıydı.

Tom's ideas were extreme.

Ve herkese fikirleri yerine

But instead of opinions,

Sadece fikirleri açmaya çalışmıştık

We just tried to open up the ideas

Onların cesur fikirleri olmalı.

They should have bold ideas.

Onun fikirleri oldukça orijinaldir.

Her ideas are quite original.

Onun fikirleri çılgınca görünüyor.

Her ideas sound crazy.

Onun fikirleri çılgınca gözüküyor.

His ideas sound crazy.

Onun fikirleri dinlemeye değmez.

His opinions aren't worth listening to.

Bazı yeni fikirleri kullanabiliriz.

We could use some new ideas.

En önemli fikirleri tekrarlayacağım.

I'll repeat the most important ideas.

Onun fikirleri nadiren pratiktir.

- His ideas are rarely practical.
- Her ideas are rarely practical.

Tom'un başka fikirleri var.

Tom has other ideas.

Tom'un fikirleri genellikle muhafazakâr.

Tom's opinions are generally conservative.

Onların farklı fikirleri vardı.

They had different ideas.

Hamilton'un fikirleri popüler değildi.

Hamilton's ideas were not popular.

Onun garip fikirleri vardır.

He has queer ideas.

Onun tuhaf fikirleri var.

He has strange ideas.

Tom'un garip fikirleri var.

Tom has strange ideas.

Onun kendi fikirleri yok.

He doesn't have his own ideas.

Tom'unbir sürügarip fikirleri var.

Tom has too many strange ideas.

Tom'un fikirleri popüler değildi.

Tom's ideas weren't popular.

Tom'un farklı fikirleri vardı.

Tom had different ideas.

Sami'nin garip fikirleri var.

Sami has a lot of strange ideas.

Tom fikirleri hakkında yazdı.

Tom wrote about his ideas.

Tom'un fikirleri aptalca görünüyordu.

Tom's ideas seemed crazy.

Farklı insanların farklı fikirleri vardır.

Different people have different ideas.

Plan, onun fikirleri ile uyuşmadı.

The plan did not meet with his ideas.

Onun fikirleri her zaman pratiktir.

His ideas are always practical.

Annesinin eski moda fikirleri var.

Mother has old-fashioned ideas.

Onun fikirleri onun deneyimine dayanmaktadır.

His ideas are based on his experience.

Tom'un fikirleri biraz eski moda.

Tom's ideas are a little old-fashioned.

Böyle fikirleri kim yayar ki?

Who would spread such ideas?

Neden bütün fikirleri bulmak zorundayım?

Why do I have to come up with all the ideas?

Tom'un bazı harika fikirleri vardı.

Tom had some great ideas.

Tom'un gerçekten iyi fikirleri var.

Tom has really good ideas.

Tom'un bazı iyi fikirleri olabilir.

Tom may have some good ideas.

Tom'un bazı yeni fikirleri var.

Tom does have some new ideas.

Tom fikirleri tüketiyor gibi görünüyor.

Tom seems to be running out of ideas.

Tom'un çok güzel fikirleri var.

Tom has many good ideas.

Siyasi örgütümüzde hep birlikte tartıştığımız fikirleri

first and foremost, a communicator of the ideas that were always discussed collectively

Onun pek çok vahşi fikirleri vardır.

He has too many wild ideas.

Onun fikirleri benim için çok aşırı.

His ideas are too extreme for me.

Tom'un bazı çok iyi fikirleri var.

Tom has some very good ideas.

Onun fikirleri her zaman çok pratiktir.

His ideas are always very practical.

Tom'un bir sürü iyi fikirleri vardı.

- Tom had a lot of good ideas.
- Tom had many good ideas.

Tom'un bazı çok garip fikirleri var.

Tom has some very strange ideas.

Bill'in çok sayıda orijinal fikirleri var.

Bill has a lot of original ideas.

Franklin'in fikirleri Pennsylvania Üniversitesinin temelini oluşturmuştur.

Franklin's ideas formed the basis of the University of Pennsylvania.

Onun çok sayıda yeni fikirleri var.

He has lots of new ideas.

Tom'un bir sürü orijinal fikirleri var.

Tom has a lot of original ideas.

Tom'un bazı oldukça aptalca fikirleri var.

Tom has some pretty stupid ideas.

Tom'un bazı çok ilginç fikirleri var.

Tom has some very interesting ideas.

Ben bazı farklı fikirleri denemek istiyorum.

I want to try some different ideas.

Tom'un bazı oldukça iyi fikirleri var.

Tom has some pretty good ideas.

Tom'un bir sürü büyük fikirleri var.

- Tom has a lot of good ideas.
- Tom has a lot of great ideas.

Onun fikirleri ona hiç para kazandırmadı.

His ideas never made him any money.

Tom'un çok sayıda iyi fikirleri var.

Tom has a lot of good ideas.

Tom çok radikal bazı fikirleri var.

Tom has some very radical ideas.

Ne olduğu konusunda hiçbir fikirleri yok.

They have no idea what's going on.

Tom'un bir sürü yeni fikirleri var.

Tom has lots of new ideas.

- Tom'un fikirleri düşünceliydi.
- Tom'un düşünceleri anlayışlıydı.

Tom's ideas were thoughtful.

Tom'un bir sürü garip fikirleri vardı.

Tom had a lot of strange ideas.

Tom'un bir sürü garip fikirleri var.

- Tom has a lot of strange ideas.
- Tom has lots of strange ideas.
- Tom has a lot of weird ideas.
- Tom has lots of weird ideas.

Tom'un bir sürü tuhaf fikirleri var.

- Tom has a lot of weird ideas.
- Tom has lots of weird ideas.

Tom'un bir sürü acayip fikirleri var.

- Tom has a lot of weird ideas.
- Tom has lots of weird ideas.

Günlük hayatımızda bilgiyi ve fikirleri nasıl işlediğimize

A metaphor for how all of us process information

Büyükbabam hâlâ yeni fikirleri almak için çabalıyor.

My grandfather still endeavors to absorb new ideas.

Genç insanların çok sık yeni fikirleri vardır.

Young people have new ideas very often.

Fakat fikirleri aslında o kadar uzak değildi.

but their ideas weren’t actually that far off.

Cesur yeni fikirleri olan birine ihtiyacımız var.

We need somebody with bold new ideas.

Onun eğitim üzerine fikirleri benimkinden çok farklı.

Her ideas on education are very different from mine.

Onun eski moda fikirleri dünyaya uygun değil.

His old-fashioned ideas are not suited to the world.

Ne yapılması gerektiği hakkında hiçbir fikirleri yoktu.

They had no idea what needed to be done.

Onların ne yapılacağı hakkında hiçbir fikirleri yoktu.

They had no idea what to do.

Onun fikirleri ona bir tek kuruş kazandırmadı.

His ideas never earned him a single penny.

O dini mezhebin bazı acayip fikirleri var.

That religious cult has got some pretty off the wall ideas.

Onun fikirleri ona asla bir nikel kazandırmadı.

His ideas never fetched him a nickel.

Onun fikirleri asla ona on sent kazandırmadı.

His ideas never earned him a dime.

Onun bütün fikirleri ve duyguları o sınıfın içinde.

All his thoughts and feelings are in this classroom.

Biz bu fikirleri alıp çoğaltacak yollar bulmak istiyoruz.

We want to take these ideas and find ways to scale them up.

Bu görseller de tamamen aynı fikirleri temsil ediyor.

These images represent exactly the same ideas.

Sonra korkunç fikirleri alıyorum ve onları yeniden dağıtıyorum.

I then take the horrible ideas and redistribute them.

O, ayartıcı ahlakla ve tehlikeli fikirleri yaymakla suçlandı.

He was accused of corrupting morals and spreading dangerous ideas.

Tom'un sana söylemek istediği bazı iyi fikirleri var.

- Tom has some good ideas he wants to tell you about.
- Tom has some good ideas that he wants to tell you about.

Bütün fikirleri bulmak zorunda olan kişi neden benim?

Why am I the one who has to come up with all the ideas?

Tom'un kesinlikle bazı oldukça eski-moda fikirleri var.

Tom certainly has some pretty old-fashioned ideas.

Tom Mary'ye onun fikirleri hakkında ne düşündüğünü söyledi.

Tom told Mary what he thought of her ideas.