Translation of "Etle" in English

Etle karşılaştırdığınızda

In comparison to my pound of flesh,

Bu hayvan etle beslenir.

That animal feeds on flesh.

Benim köpeğimi etle besledim.

I feed meat to my dog.

Ucuz etle iyi çorba yapamazsın.

You can't make good soup with cheap meat.

Kırmızı şarap etle iyi gider.

- Red wine goes well with meat.
- Red wine pairs well with meat.

Bunun yanı sıra etle beslenen yarasa

besides, a bat fed with meat

Ben, köpeğimi asla çiğ etle beslemem.

I never feed my dog raw meat.

Kırmızı etle en iyi hangi şarap gider?

Which wine goes best with red meat?

Kırmızı şarap etle birlikte beyazdan daha iyidir.

They say red wine is better with meat than white.

Haftada en az bir kez köpeğimi etle beslerim.

I feed my dog meat at least once a week.

Ne diyorsunuz? Çürümüş etle düzgün bir tuzak mı kuralım

So, what do you reckon? Do we try and make a proper trap with some rotten meat,

O, köpeğini her gün etle beslemek için yeterince zengin değildi.

She wasn't wealthy enough to feed her dog meat every day.

RAB Tanrı Adem'e derin bir uyku verdi. Adem uyurken, RAB Tanrı onun kaburga kemiklerinden birini alıp yerini etle kapadı.

Then the Lord God cast a deep sleep upon Adam: and when he was fast asleep, he took one of his ribs, and filled up flesh for it.