Translation of "Değiştirir" in English

0.011 sec.

Examples of using "Değiştirir" in a sentence and their english translations:

Değiştirir.

to the other.

- Para insanı değiştirir.
- Para insanları değiştirir.

Money changes people.

Evlilik insanları değiştirir.

Marriage changes people.

Boykotlar şirketleri değiştirir.

Boycotts change companies.

Odamı değiştirir misiniz lütfen?

Please change my room?

Bu her şeyi değiştirir.

- This changes everything.
- That changes everything.

O her şeyi değiştirir.

That changes everything.

Bu dolarları değiştirir misin?

Can you change these dollars?

Biri görüşlerini nasıl değiştirir?

How does one change his views?

Bazı hayvanlar cinsiyet değiştirir.

Some animals change gender.

Tom fikrini çok değiştirir.

Tom changes his mind a lot.

Bu bileti değiştirir misiniz, lütfen?

Could you change this bill, please?

Benim için odamı değiştirir misiniz?

Could you change my room for me?

Madde sıcaklığa göre hal değiştirir.

Matter changes its form according to temperature.

Darwin'in yapıtı her şeyi değiştirir.

Darwin's work changes everything.

Bunu başka biriyle değiştirir misin?

Could you exchange it with another one?

Ağaçlardaki yapraklar sonbaharda renk değiştirir.

The leaves on the trees change color in the fall.

Tom sık sık fikrini değiştirir.

Tom often changes his mind.

O, birbiri ardına görüşlerini değiştirir.

He changes his opinions one after another.

O bir şeyi nasıl değiştirir?

How does that change anything?

O sık sık düşüncesini değiştirir.

He often changes his mind.

Eh, o her şeyi değiştirir.

Well, that changes everything.

Bütün dağ sonbaharda renk değiştirir.

The entire mountain changes color in autumn.

O, programını günden güne değiştirir.

He changes his schedule from day to day.

Tom sık sık şifrelerini değiştirir.

Tom changes his passwords often.

Tom reklamlar sırasında kanalları değiştirir.

Tom changes channels during commercials.

Elinden gelse geçmişini değiştirir misin?

Would you change your past if you could?

Yılanlar her yıl derilerini değiştirir.

Snakes shed their skin every year.

Tom her ay şifresini değiştirir.

Tom changes his password every month.

Tom sık sık iş değiştirir.

Tom often changes jobs.

Hücrelerin şeklini değiştirir ve yaprak düşer.

changes the shape of the cells, and the leaf falls.

Ve gelecekteki iklimimizi büyük ölçüde değiştirir.

dramatically changing our climate future.

Sonbaharda yapraklar renk değiştirir ve düşer.

- In autumn, leaves change their color and fall.
- In autumn, leaves change color and fall.

Lütfen kırık olanı acilen değiştirir misin?

Would you please replace the broken one promptly?

Bunu farklı olan biriyle değiştirir misin?

Could you change it for a different one?

Bunu farklı olan biriyle değiştirir misiniz?

Could you exchange it with a different one?

Umarım Tom ve Mary düşüncelerini değiştirir.

I hope Tom and Mary change their minds.

çünkü ana karakterin dünyayı nasıl gördüğünü değiştirir.

because it changes how the main character sees the world.

Tilki kendi derisini değiştirir ama karakterini değiştirmez.

The fox changes its fur, but not its vices.

Mary neredeyse her gün tırnak rengini değiştirir.

Mary changes her nail color almost every day.

Evlilik ya da boşanma medenî hâli değiştirir.

Marriage or divorce change the marital status.

- Tom'un düşüncesini değiştireceğini umuyorum.
- Umarım Tom düşüncesini değiştirir.

I hope Tom changes his mind.

Kurt şekil değiştirir ama tavuk yemeye devam eder.

The wolf will change shape, but will continue to eat chicken.

Ve geri görüş önyargısı geçmiş gerçeklik hakkındaki hafızamızı değiştirir.

and the hindsight bias changes our memory of the past reality.

Bu gösteri ise insanları değiştirir, fakat önce onlar mahveder.

And this show transforms people, but not before it wrecks people.

O adam gerçek bir rüzgar gülü: O sürekli fikrini değiştirir.

That guy is a real weather vane: he constantly changes his mind.

- Benimle yerleri değiştirir misin?
- Benimle yer değişir misin?
- Benimle yer değişir misiniz?

- Will you exchange seats with me?
- Will you switch seats with me?

Her kelime geleceği değiştirir. İster iyi ister kötü olsun, konuşulan sözcüğe bağlıdır.

Every word alters the future. Whether good or bad, depends on the word spoken.

Tom ve Mary her gün 200'den daha fazla cep telefonu mesajını değiştirir.

Tom and Mary exchange more than 200 text messages every day.

Isıtıcı sular, mercan resiflerine zarar verir ve birçok deniz türünün verimini, bolluğunu ve üretkenliğini değiştirir.

Warmer waters harm coral reefs and alter the distribution, abundance, and productivity of many marine species.