Translation of "Bulabilmek" in English

Enkazı bulabilmek için batıya gitmemiz gerekiyor.

We need to head west to find that wreckage.

Ve sebebini bulabilmek için birçok uzmana gitmiştim.

and had gone to every expert to find out why.

Unutmayın, o enkazı bulabilmek için yardımınıza ihtiyacım var.

Don't forget, I need your help [Bear] to find that wreckage.

Bu sorulara cevap bulabilmek için önce kayaçları incelemek gerekiyor

To find answers to these questions, we need to examine the rocks first.

Bence insanlar sorunlarına makul çözümler bulabilmek için birlikte çalışmalılar.

I think people should work together to find reasonable solutions to their problems.

O daha iyi bir iş bulabilmek için İngilizceyi pratik yapıyor.

She's practicing English so she can get a better job.

Tom, Mary'nin küpesini bulabilmek için el ve dizlerinin üzerinde yeri yokladı.

Tom felt around the floor on his hands and knees, trying to find Mary's earring.

- Tom'u bulabilmek için her şeyi yapıyoruz.
- Tom'u bulmak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz.

We're doing everything we can to find Tom.

Tom "anglophobia"'nın anlamını bilmiyordu, bu yüzden onun ne demek olduğunu bulabilmek için hızlı bir web araştırması yaptı.

Tom didn't know the meaning of "anglophobia," so he did a quick web search to see if he could find out what it meant.