Translation of "Bıçağa" in English

0.012 sec.

Examples of using "Bıçağa" in a sentence and their english translations:

Bıçağa ihtiyacım yok.

I don't need a knife.

Kadın masadaki bıçağa uzandı.

The woman reached for the knife on the table.

Kaç tane bıçağa ihtiyacın var?

How many knives do you need?

Temiz bir bıçağa ihtiyacım var.

I need a clean knife.

Neden bir bıçağa ihtiyacın var?

Why do you need a knife?

Tom'un bir bıçağa ihtiyacı var.

Tom needs a knife.

Garson! Benim bir bıçağa ihtiyacım var.

Waiter! I need a knife.

Onların keskin bir bıçağa ihtiyaçları var.

They need a sharp knife.

Tereyağı için bir bıçağa ihtiyacımız var.

We need a knife for the butter.

O bıçağa dikkat etmezsen kendini kesebilirsin.

If you're not careful with that knife, you might cut yourself.

Karpuz kesmek için bıçağa ihtiyacım var.

I need a knife to cut watermelons.

Bu bıçağa sahip çıkan var mı?

Does anyone claim this knife?

Tom'un keskin bir bıçağa ihtiyacı var.

Tom needs a sharp knife.

Tom neden bir bıçağa ihtiyaç duydu?

Why did Tom need a knife?

Onun keskin bir bıçağa ihtiyacı var.

He needs a sharp knife.

Lütfen bu bıçağa dikkat et. Çok keskin.

Please be careful with this knife. It's very sharp.

- Bana bir bıçak lazım.
- Bir bıçağa ihtiyacım var.

I need a knife.

Bir kaşık, bir çatal ve bir bıçağa ihtiyacım var. Teşekkür ederim.

I need a spoon, a fork, and a knife. Thank you.