Translation of "Askerin" in English

Tom bir askerin askeriydi.

Tom was a soldier's soldier.

Genç askerin kafası karıştı.

The young soldier was confused.

O askerin kurşunlardan korkmadığı söyleniyor.

It's said that that soldier fears no bullets.

El bombası, askerin beş metre uzağında patladı.

The grenade exploded five metres from the soldier.

Liderliği, binlerce askerin onu tekrar canlandırmasına yardım etti.

His leadership helped many thousands of soldiers to make it back alive.

Askerin yaralı bir bacağı vardı ve hareket edemiyordu.

The soldier had a leg injury and couldn't move.

Bu civardaki en başarılı askerin adını biliyor musun?

Do you know the name of the most successful military man from this area?

askerin 400 millik bir cephede hareketini koordine etmeyi gerektiriyordu .

troops – the biggest army ever seen  in Europe - across a 400-mile front.

, patlayıcı yüklerini ateşlemeye hazırlanırken bir askerin elindeki fitili bile kaptı.

snatched the fuse from a soldier’s hand, as  he prepared to light the explosive charges.

Askerin mezarını işaretlemek için yalnızca basit bir beyaz haç vardı.

There was only a simple white cross to mark the soldier's tomb.

- Askerin savaşlardan kalan hiç yara izi yoktu.
- Asker savaşlardan hiç yara izi almadı.

The soldier never got scars from battles.