Translation of "Arkadaşımı" in English

- Arkadaşımı bekliyorum.
- En arkadaşımı bekliyorum.

- I'm waiting for my friend.
- I am waiting for my friend.

Arkadaşımı bekliyorum.

- I'm waiting for my friend.
- I am waiting for my friend.

Arkadaşımı gördüm.

I saw my friend.

Bir çocukluk arkadaşımı,

and having lost a childhood friend,

Erkek arkadaşımı bekliyorum.

I'm waiting for my boyfriend.

Kız arkadaşımı bekliyorum.

I'm waiting for my girlfriend.

Arkadaşımı mutsuz yaptın.

You've made my friend unhappy.

Bir arkadaşımı arıyorum.

I'm looking for a friend of mine.

Arkadaşımı beğeniyor musun?

Do you like my friend?

Ben arkadaşımı arıyorum.

I'm looking for my friend.

Arkadaşımı gördün mü?

Have you seen my friend?

Bir arkadaşımı gördüm.

I saw a friend of mine.

- Hastanede arkadaşımı ziyaret etmeliyim.
- Hastanedeki arkadaşımı ziyaret etmeliyim.

I must visit my friend in the hospital.

- Erkek arkadaşımı çalmaya çalıştı.
- Erkek arkadaşımı benden almaya yeltendi.

She tried to steal my boyfriend.

Ve arkadaşımı kaybetmekle başladı.

and a fallen friend.

Japonya'daki arkadaşımı arayabilir miyim?

Can I call my friend in Japan?

Ailem kız arkadaşımı tanıyor.

My parents know my girlfriend.

Kız arkadaşımı geri istiyorum.

I want my girlfriend back.

Erkek arkadaşımı gerçekten özlüyorum.

I really miss my boyfriend.

Kız arkadaşımı gerçekten özlüyorum.

I really miss my girlfriend.

Hayır, erkek arkadaşımı bekliyorum.

No, I'm waiting for my boyfriend.

Kız arkadaşımı bulmaya gitmeliyim.

I have to go find my girlfriend.

Dün bir arkadaşımı gördüm.

I saw a friend of mine yesterday.

Hastanedeki arkadaşımı ziyaret etmeliyim.

I must visit my friend in the hospital.

Kız arkadaşımı özlemeye başlıyorum.

I'm beginning to miss my girlfriend.

Kız arkadaşımı öpmek istiyorum.

I want to kiss my girlfriend!

Arkadaşımı uğurlamak için istasyondaydım.

I have been to the station to see my friend off.

Size arkadaşımı tanıtabilir miyim?

May I introduce my friend to you?

Eski bir arkadaşımı gördüm.

I saw an old friend of mine.

Tom kız arkadaşımı çaldı.

Tom stole my girlfriend.

Arkadaşımı yemeğe davet ettim.

I invited my friend to dinner.

Bir saat arkadaşımı bekledim.

I waited for my friend for an hour.

Ebeveynlerim erkek arkadaşımı onaylamıyorlar.

My parents don't approve of my boyfriend.

Ebeveynlerim kız arkadaşımı onaylamıyorlar.

My parents don't approve of my girlfriend.

Arkadaşımı istasyonda yolcu ettim.

I saw my friend off at the station.

Erkek arkadaşımı kaybetmek istemiyorum.

I don't want to lose my boyfriend.

Kız arkadaşımı yitirmek istemiyorum.

I don't want to lose my girlfriend.

Biseksüel erkek arkadaşımı seviyorum!

I love my bisexual boyfriend!

Kız arkadaşımı öptüğünü duyuyorum.

I hear that you kissed my girlfriend.

Erkek arkadaşımı gördün mü?

Did you see my boyfriend?

Kız arkadaşımı ziyarete geldim.

I've come to visit my girlfriend.

Ben bir arkadaşımı aradım.

I called a friend.

Parkta bir arkadaşımı gördüm.

I saw a friend of mine in the park.

- Arkadaşımı bekliyorum.
- Tomdaşımı gözlüyorum.

I'm waiting for my friend.

Avustralya'daki arkadaşımı arayabilir miyim?

Can I call my friend in Australia?

Ben arkadaşımı terk edemem.

I cannot abandon my friend.

Dün arkadaşımı ziyaret ettim.

I visited my friend yesterday.

En yakın arkadaşımı kaybettim.

I lost my closest friend.

Kalabalıkta eski bir arkadaşımı gördüm.

I caught sight of an old friend of mine in the crowd.

Arkadaşımı yolcu etmek için gittim.

I have been to see my friend off.

Şimdi kız arkadaşımı görebilir miyim?

May I see my girlfriend now?

Hastanedeki bir arkadaşımı ziyaret ediyorum.

I'm visiting a friend of mine in the hospital.

Bir saat boyunca arkadaşımı bekledim.

I waited an hour for my friend.

Arkadaşımı uğurlamak için havaalanına gittim.

I went to the airport to see my friend off.

Hastanedeki bir arkadaşımı ziyaret edeceğim.

I'm on my way to visit a friend in the hospital.

Ben arkadaşımı tren istasyonunda bıraktım.

I parted with my friend at the train station.

Bir arkadaşımı kaybettiğim için üzgündüm.

I was sad to lose a friend.

Bir arkadaşımı evlenmekten vazgeçirmeye çalıştım.

I tried to talk a friend of mine out of getting married.

İstasyona geldikten sonra arkadaşımı aradım.

I called my friend after arriving at the station.

Dün eski bir arkadaşımı gördüm.

I saw an old friend of mine yesterday.

Başarısını kutlamak için arkadaşımı aradım.

- I telephoned my friend to congratulate him.
- I called up my friend to congratulate him on his success.

Kötü davranışları için arkadaşımı affettim.

I pardoned my friend for his poor manners.

Arkadaşımı uğurlamak için istasyona gittim.

I went to the station to say good-bye to my friend.

O benim erkek arkadaşımı çaldı!

She stole my boyfriend!

Ben kız arkadaşımı çok özlüyorum.

I miss my girlfriend so much!

Bir arkadaşımı seninle tanıştırmak istemiştim.

I would like you to meet a friend of mine.

Çok yakın bir arkadaşımı kaybettim.

I've lost a very close friend.

Geçen yıl üç arkadaşımı kaybettim.

I lost three friends last year.

Benim kız arkadaşımı gördün mü?

- Did you see my boyfriend?
- Did you see my girlfriend?

Arkadaşımı ziyaret etmek için Berlin'e gideceğim.

I'm going to Berlin to visit my friend.

Bir arkadaşımı yolcu etmek için istasyondayım.

I have been to the station to see a friend off.

Arkadaşımı yolcu etmek için havaalanına gittim.

I have been to the airport to see my friend off.

Arkadaşımı uğurlamak için Kennedy havaalanına gittim.

I went to Kennedy Airport to see my friend off.

Arkadaşımı ziyaret etmek için Berlin'e gidiyorum.

I'm going to Berlin to visit my friend.

Arkadaşımı beklerken tam bir saat harcadım.

I've spent an entire hour waiting for my friend.

Çinli bir arkadaşımı daireme davet ettim.

I invited a Chinese friend to my apartment.

Bir Çinli arkadaşımı daireme davet ettim.

I invited a Chinese friend over to my apartment.

Arkadaşımı yolcu etmek için istasyona gittim.

I went to the station to see my friend off.

Bir sürü iyi arkadaşımı Boston'da bıraktım.

I left a lot of good friends in Boston.

Şimdiki kız arkadaşımı spor salonunda tanıdım.

I got to know my current girlfriend at the gym.

Benim bir arkadaşımı hastanede ziyaret ediyorum.

I'm visiting a friend of mine in hospital.

Benim bir arkadaşımı evlenmekten caydırmaya çalıştım.

I tried to dissuade a friend of mine from getting married.

Onu tebrik etmek için arkadaşımı aradım.

I telephoned my friend to congratulate him.

En iyi arkadaşım, erkek arkadaşımı çaldı.

My best friend stole my boyfriend.

Gelecek hafta arkadaşımı ziyaret etmek istiyorum.

Next week I want to visit my friend.

Ben trenden indiğimde bir arkadaşımı gördüm.

When I got off the train, I saw a friend of mine.

O, kız arkadaşımı burnumun dibinden çaldı!

He stole my girlfriend from right under my nose!

Arkadaşımı yolcu etmek için şu an havaalanındayım.

I have just been to the airport to see my friend off.

Kız arkadaşımı herhangi bir şey için arayabilirim.

I can call my girlfriend anything.

İki günde bir arkadaşımı hastanede ziyaret edeceğim.

I go to visit my friend in the hospital every other day.