Translation of "üzülüyorum" in English

0.004 sec.

Examples of using "üzülüyorum" in a sentence and their english translations:

Üzülüyorum.

I'm getting choked up.

- Melanie için üzülüyorum.
- Melanie'ye üzülüyorum.

I'm feeling sad for Melanie.

Ben üzülüyorum.

I feel sorry.

Kendime üzülüyorum.

I'm upset at myself.

- Tom için gerçekten üzülüyorum.
- Tom'a gerçekten üzülüyorum.

I really feel sad for Tom.

Tom için üzülüyorum.

- I feel sorry for Tom.
- I pity Tom.

Onun için üzülüyorum.

- I feel bad for him.
- I feel sorry for him.

Senin için üzülüyorum.

- I feel sorry for you.
- I felt sorry for you.

Çocuklar için üzülüyorum.

I feel sorry for the children.

Ben onun için üzülüyorum.

I feel sorry for her.

Tom'a olanlar için üzülüyorum.

I regret what happened to Tom.

Sadece Tom için üzülüyorum.

I just feel sorry for Tom.

Tom için neredeyse üzülüyorum.

I almost feel sorry for Tom.

Tom'un ebeveynleri için üzülüyorum.

I feel sorry for Tom's parents.

Aslında Tom için üzülüyorum.

I actually feel bad for Tom.

Tom'un ailesi için üzülüyorum.

I feel sorry for Tom's family.

Tom için çok üzülüyorum.

I feel very sorry for Tom.

Tom için biraz üzülüyorum.

I feel kind of sorry for Tom.

Bu çocuklar için üzülüyorum.

I feel sorry for these children.

Bu habere gerçekten üzülüyorum.

I'm truly saddened by this news.

Gerçekten Tom için üzülüyorum.

I really feel sorry for Tom.

Tom'un hâline biraz üzülüyorum.

I feel kind of bad for Tom.

Ben sadece onlar için üzülüyorum.

I just feel sorry for them.

Ben sadece onun için üzülüyorum.

I just feel sorry for him.

Ben neredeyse onlar için üzülüyorum.

I almost feel sorry for them.

Ben neredeyse onun için üzülüyorum.

I almost feel sorry for him.

Kız kardeşin için çok üzülüyorum.

I feel very sorry for your sister.

Zavallı Tom! Senin için üzülüyorum!

Poor Tom, I'm sorry for you.

Ben bu konuda çok üzülüyorum.

I feel very sorry about that.

Ben onun için çok üzülüyorum.

I feel very sorry for him.

Çok üzülüyorum, aradan bir süre geçiyor

I felt very sad, and after a while

Savaşlarda ölen tüm insanları düşündüğümde üzülüyorum.

I feel sad when I think about all the people who die in wars.

Ben onun için bir bakıma üzülüyorum.

I feel kind of sorry for him.

Henüz sana ödeme yapmadığım için üzülüyorum.

I feel bad that I haven't paid you yet.

- Çocuklarınız için kendimi üzgün hissediyorum.
- Çocuklarınız için üzülüyorum.

I feel sorry for your kids.

- Onlar için çok üzgünüm.
- Onlar için çok üzülüyorum.

I'm very sorry for them.

- Ne çektiğini çok iyi anlıyorum.
- Senin için çok üzülüyorum.

I feel for you deeply.