Translation of "çevrimiçi" in English

0.004 sec.

Examples of using "çevrimiçi" in a sentence and their english translations:

Çevrimiçi misin?

Are you online?

Dersleri çevrimiçi alıyorum.

I'm taking classes online.

Hesap çevrimiçi olduğu için

And because it's online,

Ben çevrimiçi sohbet ediyorum.

I'm chatting online.

Tom çevrimiçi alışveriş eder.

Tom shops online.

Çevrimiçi oynamak istiyor musun?

Do you want to play online?

Tom eşyaları çevrimiçi satar.

Tom sells things online.

Sami videoları çevrimiçi yayınladı.

Sami posted the videos online.

Sami çevrimiçi bir avcıydı.

Sami was an online predator.

Arkadaşlarımın hiçbiri çevrimiçi değil.

None of my friends are online.

Sami çevrimiçi bir kitap okuyordu.

Sami was reading a book online.

Binlerce çevrimiçi belgesele ev sahipliği yapıyor

about science, technology, the natural world, and history.

Tatoeba çevrimiçi dünyada en güzel yerdir.

Tatoeba is the most beautiful place in the online world.

Poker oynadığım çevrimiçi kullanıcıların çoğu yeniler.

Most of the online users I play poker with have been newbies.

Sami şüpheli bir çevrimiçi etkinliğe sahipti.

Sami had a suspicious online activity.

Tom her zaman çevrimiçi, değil mi?

Tom is always online, isn't he?

Tüm zamanını Jabber'da çevrimiçi sohbet ederek geçirir.

He spends all his time chatting online on Jabber.

O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil.

She is never online, even during her vacation.

Çevrimiçi olarak, işletmeler tüm dünyaya ihracat yapabilirler.

Online, businesses can export all over the world.

- İnternetten giysi satıyorum.
- Ben çevrimiçi giysi satarım.

I sell clothing online.

Bunu çevrimiçi satmayı ciddi olarak düşünüyor musun?

Are you seriously thinking about selling this online?

Çevrimiçi yaptığın bir şeyin aleni olduğunu varsaymalısın.

- You should assume that anything you do online is public.
- You should assume anything you do online is public.

Çevrimiçi olarak bir Kabile elbisesi sipariş etti.

She ordered a Kabyle dress online.

Çevrimiçi mağazalarını Napoleon-Souvenirs.com adresinde ziyaret edebilir veya

You can visit their online store at  Napoleon-Souvenirs.com or if you’re  

Sanırım Tom çevrimiçi çok fazla kişisel bilgi paylaşıyor.

- I think Tom shares too much personal information online.
- I think that Tom shares too much personal information online.

- Bizi online olarak ziyaret edin.
- Bizi çevrimiçi ziyaret edin.

Visit us online.

Sami çevrimiçi bir buluşma hizmeti aracılığıyla Leyla ile tanıştı.

Sami met Layla through an online dating service.

Napolyon döneminin hayranları için çevrimiçi mağaza olan Napoleon-Souvenirs.com adlı

We’re delighted to welcome  back as our video sponsor:  

Çevrimiçi komplo hikayeleri yazmak için ona hükümet tarafından ödeme yapıldı.

He was paid by the government to write conspiracy stories online.

- Sami onu çevrimiçi yapmak zorundaydı.
- Sami onu online olarak yapmak zorundaydı.

Sami had to do that online.

- Sami çevrimiçi bir aşk ilişkisi yaşadı.
- Sami'nin online bir aşk ilişkisi vardı.

Sami had a love affair online.

Web sayfamız zamanlanmış bakımdan dolayı çevrimdışıdır. GMT 2.30'da yeniden çevrimiçi olmayı bekliyoruz.

Our website is offline for scheduled maintenance. We expect to be back online by 2:30 GMT.

Aşağıdaki açıklamadaki bağlantıyı kullanarak güvenli bir şekilde çevrimiçi olun veya surfshark.deals/epichistory adresine gidin

Get secure online using the link in the description below, or go to surfshark.deals/epichistory,

Binlerce çevrimiçi belgesele ev sahipliği yapıyor . Onların tarih bölümü, erken insan ve tarih öncesinden

about science, technology, the natural world, and history.

Tatoeba.org da çevrimiçi bulunabilen, Tatoeba Projesi birçok dile çevrilmiş örnek cümlelerden oluşan büyük bir veritabanı oluşturma üzerinde çalışıyor.

The Tatoeba Project, which can be found online at tatoeba.org, is working on creating a large database of example sentences translated into many languages.

- Sami'nin çevrimiçi bir lise diplomasının ötesinde bir eğitimi yoktu.
- Sami'nin online bir lise diplomasının ötesinde hiçbir eğitimi yoktu.

Sami had no education beyond a diploma from an online high school.