Translation of "Gerektiğini" in Chinese

0.008 sec.

Examples of using "Gerektiğini" in a sentence and their chinese translations:

Ölmen gerektiğini düşün.

你要想到你必须死。

Yapman gerektiğini sanmıyorum.

我認為你不應該。

Değiştirmeniz gerektiğini düşünmüyorum.

我不認為你該改變。

Bize kalmamız gerektiğini önerdi.

他建议我们留下。

Ne söylemem gerektiğini bilmiyorum.

- 我不知道應該說什麼才好。
- 我无言以对。
- 我无话可说。
- 我不知道该说些什么。
- 我不知道说什么。

Tom'la gitmemiz gerektiğini sanmıyorum.

我认为我们不应该跟汤姆一起走。

Onu denememiz gerektiğini düşünüyorum.

我認為我們該試試。

Ölmen gerektiğini aklında tut.

- 你要想到你必须死。
- 不要忘記你終會有死去的一天。

- Lütfen bana ne yapmam gerektiğini söyle.
- Lütfen ne yapmam gerektiğini söyle.

請告訴我應該做什麼。

Doktor ona dinlenmesi gerektiğini söyledi.

医生告诉她要静养。

Ona nereye gitmesi gerektiğini söyle.

告诉他该去哪儿。

Onu nasıl yapmam gerektiğini bilmiyorum.

我不知道该怎么办?

Jambonlu sandviç yemen gerektiğini düşünüyorum.

我认为你该吃火腿三明治。

Ne yapılması gerektiğini ona söyledim.

我告诉了她应该做什么。

Tom'un diyete girmesi gerektiğini düşünüyorum.

我觉得汤姆需要减肥了。

Gerçekten bunu yapmamız gerektiğini düşünüyorum.

我真的认为我们该做这个。

Tom ne yapması gerektiğini biliyor.

湯姆知道他該做什麼。

Ne yapılması gerektiğini Tom'a söyledim.

我告诉了汤姆要做什么。

Ona yalan söylememem gerektiğini biliyorum.

我知道我不应该跟他说谎。

Ona yardım etmem gerektiğini hissettim.

我感觉我被强制帮助她。

Tom'a yazmam gerektiğini düşünüyor musun?

你觉得我一定写给汤姆吗?

O, David'in yakalanması gerektiğini söyledi.

他说戴维斯必须被抓住。

Biz paket yaptırmamız gerektiğini düşünüyorum.

- 看來我們得打包了。
- 我觉得我们需要一个打包盒。

- Ne zaman orada olmamız gerektiğini öğrenmem gerekiyor.
- Ne zaman orada olamamız gerektiğini öğrenmeliyim.

我需要知道我们什么时候需要到那里。

Onun hakkında ne yapılması gerektiğini düşünüyorsun?

你觉得对此该做什么?

Bugün ne yapmam gerektiğini merak ediyorum.

我在想我今天该干什么。

Ben onun oraya gitmesi gerektiğini düşünüyorum.

我認為他必須去那裡。

Ne zaman orada olmam gerektiğini bilmiyorum.

我不知道什么时候要在那里。

Tom'a Mary'ye özür dilemesi gerektiğini söyle.

告诉汤姆他应该向玛丽道歉。

Yalnız gitmemen gerektiğini söylememin nedeni buydu.

因此我跟你說,你不要一個人去。

Sadece çifte kontrol yapmam gerektiğini düşündüm.

我只覺得我應該再檢查一遍。

Tom daha fazla uyumam gerektiğini düşünüyor.

汤姆觉得我需要多睡觉。

Tom bana onu yapmamam gerektiğini söyledi.

湯姆說我絶不該做。

Yarın randevumda ne giymem gerektiğini düşünüyorsun?

你觉得我明天约会穿什么好呢?

Tom'a arabasını ödünç almam gerektiğini söyle.

告訴湯姆我需要借他的車。

O konuyla nasıl ilgilenmesi gerektiğini bilmiyorum.

不知道她应该怎么处理那个问题。

Mum satın alman gerektiğini hatırladın mı?

你记得自己该买蜡烛吗?

Erkek arkadaşınla ilişkini bitirmen gerektiğini düşünüyorum.

我觉得你应该跟男友分手。

Tom onun ne yapması gerektiğini bilmiyor.

湯姆不知所措。

Tom bana onu yapmam gerektiğini söyledi.

湯姆告訴我我應該去做。

Tom Mary'ye ne yapılması gerektiğini söyledi.

汤姆告诉玛丽必须做什么。

Tom, Fransızca çalışması gerektiğini düşündüğünü söyledi.

湯姆說他認為他該學法語。

Tom bunu yapman gerektiğini düşünmediğini söyledi.

汤姆说他不认为你应该那么做。

Tom şimdi ne yapması gerektiğini bilmiyor.

汤姆不知道他现在应该做什么。

Sürüş öğretmenim daha sabırlı olmam gerektiğini söylüyor.

- 我的駕駛導師說我應該耐心一點。
- 我的驾校老师说我应该更耐心一点。
- 我的駕駛教練說我應該更有耐心一點。

Sadece bir somun ekmek almam gerektiğini hatırladım.

我才想起来我之前该买个面包。

Sana konsere erken gitmen gerektiğini söylediğimi sanıyordum.

难道我没有告诉你演唱会的时候要早点去吗?

- Onu yapmamız gerektiğini sanmıyorum.
- Bence bunu yapmamalıyız.

我覺得我們不應該那樣做。

Bir gün daha orada kalmamız gerektiğini önerdim.

我提議我們在那裏再待一天。

Tom'a onun evinin boyanması gerektiğini düşündüğümü söyledim.

我告诉汤姆我认为他的房子要刷漆。

Tom hayatta kalmak için ne gerektiğini anlıyor.

汤姆明白生存的代价。

Parayı bir kerede ödemem gerektiğini talep etti.

他要求我马上付钱。

Tom, Mary'nin onu şimdi yapması gerektiğini söyledi.

汤姆说玛丽应该现在行动。

Tom, Mary'nin bunu şimdi yapması gerektiğini söyledi.

汤姆说玛丽应该现在行动。

Bize söylediğinin ışığında planımızı gözden geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum.

根据你所说的话,我认为我们应该重新审视我们的计划。

O halde, ben sizin bugün gelmeniz gerektiğini düşünüyorum.

在这种情况下,我认为你今天应该来。

Herkesin bir yabancı dil eğitimi yapması gerektiğini düşünüyorum.

我認為大家都應該學另外一種語言。

Tom bana gece yalnız dışarı çıkmamam gerektiğini söyledi.

汤姆跟我说我不应该晚上一个人出门。

Doktorun sana defalarca yememen gerektiğini söylediği şeyi yediğine inanamıyorum.

真的不敢相信你在吃医生叮嘱不要食用的东西。

- Ben ondan özür dilemen gerektiğini düşünüyorum.
- Sanırım ondan özür dilemelisin.

我認為你應該跟她道歉。

O, John haberi duyduğu için çok memnun olması gerektiğini söyledi.

她说约翰一定非常愿意听到这个消息。

- Bence herkes başka bir dil öğrenmeli.
- Herkesin başka bir dili öğrenmesi gerektiğini düşünüyorum.

我認為大家都應該學另外一種語言。