Translation of "Döndü" in Chinese

- O altıda döndü.
- Altıda döndü.

他六点回来了。

Çin'den döndü.

- 他从中国回来了。
- 他从国内回来了。
- 他从大陆回来了。

Su buza döndü.

水结成冰了。

Japonya'ya geri döndü.

他回日本了。

Carol oteline döndü.

卡羅回到了她的旅館。

- Tom, memleketine geri döndü.
- Tom memleketine geri döndü.

湯姆回鄉下了。

- O, Amerika'dan geri geldi.
- Amerika'dan geri döndü.
- Amerika'dan döndü.

他從美國回來了。

Dün, o geç döndü.

昨天他回來晚了。

O saat beşte döndü.

他五点钟回来的。

Tom Avustralya'dan geri döndü.

汤姆刚从澳大利亚回来。

Tom önceden döndü mü?

汤姆已经回来了吗？

O bugün Sidney'den döndü.

他今天從悉尼回來。

Son günlerde Fransa'dan döndü.

他最近從法國回來了。

Dün yurt dışından döndü.

他昨天從國外回來。

Saat beşte geri döndü.

他五点钟回来的。

- Tom sola dönmesi gerekirken sağa döndü.
- Tom, sola döneceğine sağa döndü.

汤姆本该往左转却往右转了。

Osaka'dan ne zaman geri döndü?

他什么时候从大阪回来的？

Fizyoterapistlerle birlikte işine geri döndü.

他回去和理疗师一起工作。

Tom yatak odasına geri döndü.

汤姆回到了他的卧室。

Fransa'dan ne zaman döndü bilmiyorum.

我不知道他是什么时候从法国回来的。

O, kütüphaneden henüz geri döndü.

他才从图书馆回来。

Tom az önce postaneden döndü.

湯姆剛從郵局回來。

Mezun olduktan sonra köye geri döndü.

他毕业后回到了农村。

Carol az önce oteline geri döndü.

卡羅剛剛回到她住的旅館。

O her kaçışında bu bölgeye geri döndü.

他每次逃跑都回到这个地区。

O dersini bitirir bitirmez yurda geri döndü.

他一放学就回宿舍了。

- O, 1941'de savaş başladığında Avrupa'dan evine döndü.
- Savaş patlak verdiğinde 1941'de Avrupa'dan evine döndü.

他在1941年戰爭爆發的時候，從歐洲回國了。

Soruşturma bir kaza sonucu ölüm olarak geri döndü.

对意外死亡结论作出了调查。

Benim diş ağrısı birkaç saat içinde geri döndü.

我的牙在幾個小時後又痛起來了。

Kayıp olan balıkçı teknesi güvenli bir şekilde limana döndü.

迷路的渔船安全地返回了港口。

Tatoeba geri döndü, ancak her şey mükemmel şekilde çalışmayacak.

Tatoeba回來了，但不是每樣東西都會正常運作。

O, evi özlediği için değil fakat parası kalmadığı için döndü.

他不是因為想家，而是因為沒錢才回來的。

Altı aylık bir dönemden sonra bacağı iyileşti ve tekrar normale döndü.

過了六個月，他的腿便治好，回復正常了。

Tom yaz tatilinde anne ve babasını ziyaret etmek için memleketine döndü.

汤姆在夏休回乡看望父母。

- Tom pazartesi geldi ve ertesi gün geri döndü.
- Tom pazartesi geldi ve ertesi gün geri gitti.

汤姆星期一来的，第二天返回了。