Translation of "Veriyorlar" in Arabic

Ve ölmeye karar veriyorlar.

وقد قرروا أن يموتوا.

çok büyük cezalar veriyorlar

يعطون عقوبات كبيرة

Onlar özgürlük için mücadele veriyorlar.

إنهم يكافحون من أجل الحرية.

Onlar yarın bir parti veriyorlar.

سيقيمون حفلة غداً.

Neye önem veriyorlar, fikriniz var mı?

هل لديك أدنى فكرة عمّا يهتمون لأمره؟

Elime bir tane otobüs bileti veriyorlar,

يعطونني تذكرة حافلة واحدة

Düz dünya'cılar yine şu örneği veriyorlar

يعطي أصحاب الأرض المسطحة المثال التالي مرة أخرى

Ve öğretmenlere çok daha az ücret veriyorlar.

وتدفع للمدرسين أجورًا أقل.

Ve bunlar gelecekleri için alarm sinyalleri veriyorlar.

وهم يدقون ناقوس الخطر بشأن مستقبلهم.

Vücudumuzun nasıl çalıştığıyla alakalı bize birçok veri veriyorlar.

إنّها تعطينا الكثير من المعلومات الجديدة حول طريقة عمل أجسامنا.

Ya da gazetedeki ve ya televizyondaki işine son veriyorlar

أو أنهوا عملهم في الجريدة أو في التلفزيون