Translation of "Söyleyecek" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "Söyleyecek" in a sentence and their arabic translations:

Şarkı söyleyecek misin?

هل ستغني؟

Tümüyle, söyleyecek hiçbir şeyim yok.

لا أملك شيئا بقوله بتاتا.

Tom'a söyleyecek bir şeyim yok.

ليس عندي شيء أن أقوله لتوم.

Bu gece kim şarkı söyleyecek?

من سيغني الليلة؟

Söyleyecek bir şeyin var mı?

هل عندك ما تريد قوله؟

Ve onu çok sevdiğimi söyleyecek şansım olmamıştı.

ولم تسنح لي الفرصة لأخبره أني أحبه.

Sorun benim ona söyleyecek bir şeyim olmamasıydı.

المشكلة هي أنني لم يكن لديّ ما أقوله له.

Bu gece ona söyleyecek cesareti bulsan iyi olur.

من الأفضل أن تتسلّح بالشّجاعة الكافية لإخباره اللّيلة.

Öğrencilere 20 dolar verip şunu söyleyecek kadar ileri gittiler:

وقد بلغوا الحد الذي منحوا فيه الطلاب عشرين دولارًا وقالوا:

Senin için yalan söyleyecek insanlar, sana da yalan söylerler.

من سيكذب لأجلك، سيكذب عليك.

- Sana söyleyecek bir şeyim var.
- Sana söyleyeceğim bir şey var.

أريد أن أقول لك شيئاً.

Benden nefret edenlere söyleyecek tek bir şeyim var: Sizin probleminiz.

لدي شيء واحد فقط سأقوله للّذين يكرهونني: هذا مشكلكم أنتم.

- Kelimeler konusunda ne yapacağımı bilmiyorum.
- Ne diyeceğimi bilemiyorum.
- Söyleyecek söz bulamıyorum.

لا أعرف ماذا أقول.

Tom'un söyleyecek önemli bir şeyi vardı ama Mary onun sözünü kesmeye devam etti.

توم كان لديه شئ مهم لقوله، ولكن ماري كانت تقاطعه بإستمرار.