Translation of "Hiçbir" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Hiçbir" in a sentence and their arabic translations:

Hiçbir şey.

لا شيء.

Hiçbir şeyi düşünemeyecek.

لن يفكر في أي شيء

Hiçbir şeyim yok.

لا أحمل شيئا.

Başka hiçbir organ,

لا يوجد أي عضو آخر،

Hiçbir zaman bilemeyeceğiz,

لن نعلم أبدا.

Hiçbir şey değişmeyecek.

لن يتغير شيء،

Hiçbir anlamı olmaz.

إن لم نغلق الصنبور أولًا.

Hiçbir sıkıntı olmayacaktı

لن تكون هناك مشكلة

Hiçbir şey değil.

لا شيئ.

Hiçbir fikrim yok.

لا أملك أدنى فكرة.

Hiçbir şeyden korkmam.

لا أخاف شيئا.

Hiçbir şey bilmiyorum.

لا أعرف شيئًا البتّة.

Hiçbir şey hatırlamıyorum.

لا شيء يُذكر.

Hiçbir şey olmadı.

لم يحدث شيء.

Hiçbir şeyden korkma.

- لا تخف من أي شيء
- إطمئن

- Buzdolabında hiçbir şey kalmadı.
- Buzdolabında hiçbir şey kalmamıştı.

لم يبقَ شيء في الثلاجة.

Hiçbir şeyi ama neredeyse hiçbir şeyi kayıt etmemişiz malesef

للأسف لم نسجل أي شيء ولكن لا شيء تقريبًا

Çünkü o hiçbir şeydi

لأنه لا شيء

Tarihte hiçbir bilim insanının

نحن في مرحلة من التاريخ

Aslında hiçbir şey değişmemiş.

لم يتغير شيء حقيقة.

Hiçbir zaman saçımın çıkmayacağını,

ولن ينمو لي أي شعر،

Hiçbir hesap kitap yapmadan.

اخترناهم جميعاً بطريقة عشوائية.

Hayır, hiçbir şey yok.

‫لا يوجد شيء.‬

Hiçbir önemli sinyal bulamadık.

فإنّنا في الواقع لم نتمكّن من إيجاد إشارة مهمّة على الإطلاق.

Bilimle hiçbir alakası olmayan

والتي لا علاقة لها أبداً بالعلم،

Hiçbir fark olmadığını gösteriyor.

هو أنه لا يوجد فَرق على الإطلاق.

Okuyup yazamayan hiçbir ülke

إذا كان ما يقارب نصف مواطنيه الشباب

Hiçbir canlı gereksiz diyemeyiz

لا يمكننا القول أنه لا يوجد مخلوق غير ضروري

Hiçbir şekilde para almıyor

لا تحصل على أي أموال

İşte hiçbir yere gelemezler

هنا لا يمكنهم القدوم إلى أي مكان

"Söylediğin hiçbir şeyi duyamıyorlar."

"لا يمكنهم سماع أي شيء تقوله."

Hiçbir insan zenginliğimi gösteremez -

لا أحد يستطيع أن يشير إلى ثروتي -

Havasız hiçbir şey yaşayamazdı.

من دون الهواء ، لن يبقى شيء على قيد الحياة.

Hiçbir şeye ihtiyacım yok.

لا أحتاج شيئاً.

Günlerdir hiçbir şey yemedim.

أنا لم أذُقِ الطعامَ منذُ أيامٍ.

Düşünmeden hiçbir şey söyleme.

- لا تقل شيئًا قبل التفكير فيه.
- لا تقولي شيئًا قبل التفكير فيه.

Hiçbir şey okumak istemiyorum.

لا أريد قراءة أي شيء.

Sana hiçbir şey söylemiyorum.

أنا لا أخبرك أي شئ.

Söylediğinin hiçbir anlamı yok.

ما قلته ليس له أي معنى.

Tom hiçbir şeye dokunmadı.

توم لم يلمس أي شيء.

Onu hiçbir yerde görmedik.

لم نرها مطلقاً.

Dövüş hiçbir şeyi halletmez.

- لن يحل الشجار شيئاً.
- لن يحل القتال أي شيء.

Hiçbir yaratık uzayda yaşayamaz.

لا يمكن لمخلوق أياً كان أن يعيش في الفضاء.

Hiçbir şey mükemmel değildir.

- لا شيئَ مثالي.
- لا شَيءَ كاملٌ.

Sen hiçbir şey yemedin.

لم تأكل شيئا.

Hiçbir zaman para kazanamadılar.

لم يعودوا يجنون المال.

Hiçbir şekilde Farsça konuşamıyorum.

لا يمكنني أن أتحدث الفرنسية على الإطلاق.

Jamal hiçbir şey söylemedi.

لم يقل جمال شيئا.

Fadıl hiçbir şey yapmadı.

لم يفعل فاضل شيئا.

Fadıl hiçbir şey bulmadı.

لم يجد فاضل شيئا.

Fadıl hiçbir şey sormadı.

لم يشكّك فاضل في شيء.

O Hiçbir şey bilmiyordu.

لم يكن يعرف شيئا.

Hiçbir yerde onu bulamadım.

لم أجده في أي مكان.

- Aileniz hakkında hiçbir şey bilmiyor.
- Ailen hakkında hiçbir şey bilmiyor.

إنها لا تعرف شيئاً عن عائلتك.

- "Arkanda ne saklıyorsun?" "Hiçbir şey."
- "Arkanda ne gizliyorsun?" "Hiçbir şey."

”ما الذي تخفيه وراء ظهرك؟“ ”لا شيء.“

Ve hiçbir şey yapmadığınızda sessizleştirmeniz.

ويتوقف عندما لا تفعل شيء.

Tümüyle, söyleyecek hiçbir şeyim yok.

لا أملك شيئا بقوله بتاتا.

Bocalıyorum,panikliyorum. Hiçbir şeyim yok.

أشعر بالهلع، و ليس لدي شيء

Hiçbir şey sınırların dışında olmamalı.

وألا تسمح لأي شيء بالخروج عن السيطرة.

Hiçbir yerde tıkalı damar görülmedi.

حيث لم توجد أي علامة على انسداد بالشرايين بأي مكان.

Bu hiçbir şeyin kanıtı değil.

وذلك ليس دليلاً على أي شيء،

Ses tellerine hiçbir zarar vermemiş.

لم يحدث أي ضرر على الإطلاق.

Belle hiçbir zaman kanser olmadı.

لم تصاب بيل بالسرطان

Hiçbir zaman sıradan vakaları paylaşmayız.

نحن لانشارك الحالات العادية ابداً

Bu konuda hiçbir şey yapamazdınız.

لا تستطيع فعل أي شيء حول هذا

Hiçbir şey yapmazsam ne olur?

وماذا سيحدُث إن لم أفعل أي شيء؟

Ama bunu hiçbir yerde okuyamazsınız.

لكنك لن تقرأ أبدا حول هذا.

Bir süre hiçbir şey yapmadı,

لم يفعل أي شيء لفترة،

Bu sürü hiçbir yere gidemez...

‫هذا القطيع لن يبارح مكانه...‬

Karşı koyacak hiçbir şey yok

لا شيء يقاوم

Bilinmezlik sinsilesi hiçbir şey yok

لا يوجد شيء خفي

Karıncaların öldüremeyeceği hiçbir canlı yok

لا توجد مخلوقات لا يستطيع النمل قتلها

Neredeyse hiçbir Norveçli hayatta kalamadı.

عمليا لم ينج أي من النرويجيين.

Sayılardan hiçbir ordu memnun değildi.

لم يتمتع أي من الجيشين بالتفوق العددي.

Onun ızdırabını hiçbir kelime hafifletemez.

الكلمات لا يسعها التخفيف عن حزنها العميق.

Onun hiçbir iyileşme umudu yok.

ليس هناك أمل بتعافيه.

Işığı aç. Hiçbir şey göremiyorum.

أشعل الضوء. لا يمكنني أن أرى شيئاً.

Bu benim için hiçbir şey.

هذا لا يُعدّ شيئاً بالنسبة لي.

O neden hiçbir şey yapamıyor?

لماذا لا يستطيع أبدا فعل شيء؟

Helikopterde hiçbir şey yazılı değil.

لم يكتب شيء على المروحية.

Henüz hiçbir şeye karar verilmedi.

لم يتقرر شئ بعد.

Yasal olmayan hiçbir şey yapmadım.

أنا لم أفعل أى شىء غير قانوني.

Bu kişilerden hiçbir şey anlayamıyorum.

لا أستطيع أن أفهم أي نوع من الأشخاص هو

Herkesi affet, hiçbir şey unutma.

سامح الجميع لكن لا تنس شيئا.

Bu konuda hiçbir sorun yok.

لا شك في ذلك.

- Hata yok.
- Hiçbir hata yok.

ليس هناك أي خطأ.

Ve henüz hiçbir şey çözülmedi.

ولا شيء تم تسويته بعد.

Korkmak için hiçbir sebep yok.

ليس سبب من الخوف.

Gezimizde sıradışı hiçbir şey olmadı.

لا شيء خارق للعادة حدث أثناء سفرنا.

Korkmak için hiçbir neden yok.

لا سبب للخوف.

Hiçbir şey bir gecede olmuyor.

لاشيء يحدث بين ليلة وضحاها.

Yemin ederim, hiçbir şey olmadı.

أُقسم بأنّ لا شيء حصل.

Hiçbir şey gerçek arkadaşlıkları bulandıramaz.

لا شيء بامكانه زعزعة الصداقات الحقيقية.

Hayatta hiçbir şey kolay değildir.

لا شيء سهل في الحياة.

Fadıl bana hiçbir şey anlatmadı.

- لم يقل لي فاضل أيّ شيء.
- لم يخبرني فاضل بشيء.

Sami'nin bacaklarında hiçbir yaralanma yoktu.

لم يُصب سامي بجروح في رجليه.

Leyla hiçbir şeye dikkat etmedi.

لم تولي ليلى اهتماما لأي شيء.