Translation of "Nihayet" in Arabic

0.008 sec.

Examples of using "Nihayet" in a sentence and their arabic translations:

Ve nihayet , nihayet, nihayet

الذين عاشوا في لندن، ويعرفون المدينة جيدًا،

Nihayet.

‫أخيرًا...‬

Nihayet beslenebilecekler.

‫أخيرًا، فرصة للتغذّي.‬

Kurtuldu. Nihayet.

‫أضاعته.‬ ‫أخيرًا.‬

- Sonunda!
- Nihayet!

أنا أدرسُ!

Nihayet, dördüncü adım,

ورابعًا، أخيرًا...

O nihayet oradaydı.

وصل إلى هناك أخيرا.

Tom nihayet evleniyor.

سيتزوج توم أخيرا.

Gelgit nihayet tersine dönüyor.

‫أخيرًا، تغيّر المد.‬

Nihayet, güneş ufukta kayboluyor.

‫أخيرًا، تغرب الشمس في الأفق،‬

Kartaca filosu nihayet karaya ulaşıyor.

وصل أسطول القرطاجيين أخيرًا إلى الشاطئ

Biri nihayet 911'i aradı.

وأخيرا اتصل أحدهم ب 911.

Sami nihayet onu yapmayı bitirdi.

و أخيرا، فرغ سامي من القيام بذلك.

Yavru, nihayet tanıdık bir çağrı duyuyor.

‫أخيرًا، تسمع الجراء نداء مألوفًا.‬

Nihayet, aydınlatılmamış bir şehir parkı buluyor.

‫أخيرًا،‬ ‫متنزه حضري بلا إضاءة.‬

Nihayet ele geçirildiklerinde ve Napolyon'un yedeklerini

عندما تم أخذهم أخيرًا ، وقيل له إن نابليون لن يرسل احتياطيه

- Nihayet bugün Cuma.
- Sonunda bugün Cuma.

و أخيراً أتى الجمعة.

Bu can sıkıcı hata nihayet düzeltildi.

حُلّت هذه العلة المزعجة أخيرا.

Bir federal mahkeme tarafından nihayet anayasaya aykırı bulunduğunda

عندما اعتبرت أخيرًا محكمة فيدرالية هذا الأمر غير قانوني،

Sen onun nihayet eve geri döndüğünü zaten duydun mu?

أسمعت أنه قد عاد أخيرا إلى بيته؟

Nihayet bir beyaz avcıya denk geliyor. Ama aradığı eş değil bu.

‫أخيرًا، عنكب صياد آخر،‬ ‫لكن ليس ما كان يبحث عنه.‬

Nihayet , savunanlar dış savunmayı terketmek zorunda kaldu ve iç duvarın arkasında toplandı.

في النهاية، كان على المدافعين التخلي عن دفاعاتهم الخارجية والعودة إلى الجدار الداخلي

Doğrudan havadan oksijen çekebilmek için kendini dışarı atıyor. Nihayet. Güneş yüzünü gösteriyor.

‫يخرج لاستنشاق الأكسجين من الهواء مباشرة.‬ ‫أخيرًا، تعود الشمس.‬

Nihayet, bu açmazda geçen iki hafta sonunda Hannibal askerlerine akşam yemeğini iyice yemelerini...

أخيرًا، بعد أسابيع قليلة من حالة الجمود، أمر حنبعل القوات بتناول عشاء حماسي