Translation of "Mesaj" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Mesaj" in a sentence and their arabic translations:

Mesaj net.

‫الرسالة واضحة.‬

Mesaj yazıldı.

كُتبت الرّسالة.

Bana mesaj attı.

رسالة نصية طويلة.

çok mesaj içeriyordu

يحتوي على العديد من الرسائل

Vermek istediğim birinci mesaj

الرسالة الأولى التي أريد إيصالها

Bana tekrar mesaj gönderdi.

أرسل لي مرة أخرى.

Mary bana mesaj attı.

ماري أرسلت لي رسالة قصيرة.

Fadıl mesaj atmakla meşguldü.

كان فاضل مشغولا، يكتب الرّسائل الهاتفيّة.

Milyonlarca kişiye gönderilen milyonlarca mesaj

وهل يمكن لمليون رسالة أُرسلت لمليون شخص

Yani buradan çıkarılması gereken mesaj:

لذا، فإن الرسالة السريعة هنا هي

Yani, burada çıkarılması gereken mesaj:

لذا، فإن الرسالة السريعة هنا هي،

Araba sürerken mesaj yazıp hızlanmaları,

ويتراسلون مستخدمين هواتفهم أثناء القيادة بسرعة،

Gözden kanata bir mesaj iletildiğinde

وقتما تمر رسالة من العينين إلى الأجنحة

Gelen mesaj üç kuralı taşımalıydı:

كان يشترط في الرسالة الواردة ثلاثة أشياء:

Bize filmde verilen mesaj neymiş

ما هي الرسالة التي تلقيناها في الفيلم

Yine çok fazla mesaj içeriyordu

تضمنت مرة أخرى الكثير من الرسائل

Bir mesaj da vermek istiyorum

اريد ان اعطي رسالة

Lütfen telesekreterime bir mesaj bırakın.

رجاء اترك رسالة على المجيب الآلي.

Tom bana bir mesaj bıraktı.

ترك لي توم رسالة.

Annem bana bir mesaj bıraktı.

تركت لي أمي رسالة.

Günlük mesaj limitimin sonuna geldim.

انهيت الباقة اليومية المحددة من الرسائل

Mesaj üzerinden, kendini benim yerime koydu.

وتعاطف معي من خلال الرسالة النصية، لا أقل.

Yani burada çıkarılması gereken mesaj şu:

لذا، فإن الرسالة السريعة هنا هي:

Almanca olmayan sesli bir mesaj dinlersem

أو استمعت إلى رسالة صوتية واحدة بغير الألمانية،

Birkaç hafta sonra bir mesaj yolladı,

وتلقيت هذه الرسالة النصية منه بعد أسبوعين،

Aslında muazzam mesaj içeren bir film

إنه في الواقع فيلم برسالة هائلة

Sami metresine 3000 sesli mesaj gönderdi.

أرسل سامي لعشيقته 3000 رسالة صوتيّة.

İki nedenle buradayım, iki mesaj vermek istiyorum.

لذلك، أنا هنا لسببين؛ أريد أن أُوصل رسالتين.

Bu mesaj hareketin ihtiyacı olan son şey.

وهذا عكس ما تحتاجه هذه الحركة.

Filmin başında verilen mesaj şuydu; ikiz kardeşler

كانت الرسالة المعطاة في بداية الفيلم هي: أخوان تؤام

Gönderilen tek bir mesaj sağlığımı iyileştirmeme yardımcı olabildiyse

إذا كانت رسالة أُرسلت إلي ساعدتني على تحسين صحتي،

Ve bunu bir sürü kahrolası mesaj göndererek yaptık.

ولقد فعلنا هذا بإرسال عدد ضخم لعين من الرسائل النصية.

Bize burada asıl verilmek istenilen mesaj ise şu

الرسالة المراد توجيهها إلينا هنا هي تلك

Rapor onaylandığında Davout'a bir mesaj gönderdi: "Mareşal'e kendisinin,

عندما تم تأكيد التقرير ، أرسل رسالة إلى دافوت: "أخبر المارشال أنه

Fakat Birleşik Devletler'de, federal hükümetten gelen mesaj çelişkiliydi.

لكن فى الولايات المتحدة ، الرسالة التى تم إيصالها من الحكومة الفيدرالية كانت متضاربة

şimdi herkes sosyal mesaj veriyor bir tanede ben vereyim o zaman

الآن الجميع يوجه رسالة اجتماعية ، دعني أعطي واحدة في كل مرة

Bir başkasına gönderilen mesaj da onun sağlığını daha iyi hâle getirebilir mi?

فهل يمكن لرسالة أُرسلت لأشخاصٍ آخرين أن تساعدهم على تحسين صحتهم؟

Bu genç ve yaşlı, zengin ve fakir, Demokrat ve Cumhuriyetçi, siyahi, beyaz, Hispanik, Asyalı, Amerikan yerlisi, eşcinsel, düz, engelli ve engelsizler tarafından konuşulan cevaptır. Sadece bir bireyler koleksiyonu veya bir kırmızı ve mavi eyaletler koleksiyonu asla olmadığımızı belirten, dünyaya mesaj gönderenler Amerikalılardır. Biz, ve her zaman Amerika Birleşik Devletleri olacağız.

إنها الإجابة التي رددها كل صغير وكبير، غني وفقير، ديمقراطي وجمهوري، أسود، أبيض، لاتيني، مواطن أمريكي أصلي، مثلي، عادي، معاق، غير معاق؛ إنهم أمريكيون وجهوا للعالم رسالةً تقول أننا لم نكن أبداً مجرد خليطٍ من ولايات جمهورية وأخرى ديمقراطية: لقد كنا، ولا زلنا، وسنكون الولايات المتحدة الأمريكية.