Translation of "Geçici" in Arabic

0.003 sec.

Examples of using "Geçici" in a sentence and their arabic translations:

Katılımda geçici bir artış gördük

ولاحظنا ارتفاعا مؤقتا في التفاعل

Ve bunun geçici olacağını biliyorduk.

وكنا نعلم أنّ هذا سيكون أمرًا مؤقتًا.

Geçici bir köprüye ihtiyacın olacak.

ستحتاج جسرًا مؤقتًا.

Bizim aradığımız geçici işçi olmalısın.

لا بد أنك البديل المؤقت الذي طلبناه.

Çevresindekilere geçici bir ilgiden fazlasını almaz."

لا يهتم بأكثر من اهتمام عابر بمن حوله".

Geçici orman havuzları suyu çok seven kurbağaları çeker.

‫برك الغابات المؤقتة‬ ‫تجذب الضفادع المحبة للماء.‬

. Geçici Kolordu, Napolyon'un “Dört Gün Seferi” nin öncüsü oldu -

شكل فيلقه المؤقت طليعة "حملة الأيام الأربعة" لنابليون - سلسلة من

Lannes'ın eski rakibi Mareşal Bessières geçici komutası altına alındı.

تم وضع المارشال بيسيير منافس لانز القديم تحت قيادته المؤقتة.

Oylama yoluyla ülke için geçici bir hükümet . Ve Abdul

وضع على رأسها محمد المنفي رئيساً للمجلس الرئاسي. وعبد

Resmi nikâhın ardından, geçici evlilik ve diğer evlilik türleri

بعد الزواج العرفي وزواج المتعة والمسيار وانواعٍ اخرى للزواج

Fakat geçici olarak kısa süreliğine mega şehir olan bir şehir.

لكنها مدينة مؤقتة وسريعة الزوال.

1809'da Napolyon onu geçici olarak Almanya Ordusu'nun komutasına verdi.

في عام 1809 ، وضعه نابليون في القيادة المؤقتة لجيش ألمانيا.

, ordunun geçici komutanı - Mareşal Berthier - neredeyse kesilmek üzere Davout'tan ayrıldı.

كاد القائد المؤقت للجيش - المارشال بيرتيير - أن يغادر دافوت ليتم عزله.

Uzayan İngiliz-Fransız Savaşı sırasında, taraflar arasında geçici bir ateşkes

الوقف المؤقت للأعمال العدائية في الحرب الأنجلو-إفرنجية الطويلة

Mısır toplumunun istikrarını tehdit ediyor , ancak en büyük korku, geçici evliliğin

فكرة المتعة التي بالاوساط الشيعية وتحديداً ايران وهو ما

Deneyim evliliği olarak adlandırdığı anlaşmanın, eşlerin her birinin geçici bir sözleşmede şartlar

الاتفاق الذي اطلق عليه زواج التجربة مشابهاً حيث يضع كلٌ من

- Sami, Kahire'de derme çatma bir klinik kurdu.
- Sami, Kahire'de geçici bir klinik kurdu.

أنشأ سامي عيادة مؤقّتة في القاهرة.

Olduğunu ileri sürdüğü ve bir araya geldiği için, geçici bir süre için, kalıcı olarak ayrılmak yerine,

عند البعض ورفضها البعض الاخر حيث اكد مهران ان مئتان وعشرين