Translation of "şeyden" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "şeyden" in a sentence and their arabic translations:

Iki şeyden ötürü:

حقًا بسبب أمرين اثنين.

Hiçbir şeyden korkmam.

لا أخاف شيئا.

Hiçbir şeyden korkma.

- لا تخف من أي شيء
- إطمئن

Ama her şeyden çok,

وفوق كلّ شيء،

Genelde iki şeyden ya da iki şeyden biri olduğuna inanıyorum.

أظن أنه بسبب شيئين أو واحد من السببين.

"Belkemiği şoku" dedikleri şeyden sonra

بعد هذه الفترة التي كانوا يطلقون عليها الصدمة الشوكيّة،

Insanlar birçok şeyden haz duyarlar

يستمتع الناس بأشياء كثيرة

Her şeyden önce, bencil olmamalıyız.

قبل كل شيء، يجب ألا نكون أنانيين.

Her şeyden önce, sabırlı olun.

أهم شيء أن تكن صبوراً.

'Her şeyden önce, pratik olmaz

"أولاً وقبل كل شيء ، لن يكون الأمر عمليًا

Kimsenin bir şeyden kuşkusu yoktu.

لا أحد شكّ أنّه كان ثمّة شيء.

Bu kitabı her şeyden fazla seviyorum.

أحب هذا الكتاب أكثر من غيره.

Her şeyden önce, bana yazmayı unutma.

والأهم، لا تنسى أن تكتب لي.

Bu kişilerin çoğu aynı tuhaf şeyden bahsetmiş.

والكثير تحدثوا عن نفس الشيء الغريب:

Bu materyaller pek çok farklı şeyden yapılıyor;

صُنعت هذه الدعامات من مجموعة مواد مختلفة،

Müziği başka bir şeyden daha çok seviyor.

تحب الموسيقى أكثر من أي شيء آخر.

O, tatlı olan herhangi bir şeyden hoşlanır.

إنه يحب أي شيء حلو المذاق.

''Yaptığım şeyde iyiydim yaptığım şeyden zevk alıyordum

"لقد أجدتُ ما فعلت، استمتعت بما فعلت،

Her şeyden şüpheleneceksen, en azından şüphenden şüphelen.

ان كنت ستشكّك في كلّ شيء، فشكّك في شكّك على الأقل.

- Aynı şeyden bahsetmiyoruz.
- Aynı şey hakkında konuşmuyoruz.

نحن لا نتكلم عن نفس الشيء.

Onu, gerçekte olduğu şeyden, üzgün bir gölgeye indirgiyoruz.

ونختصره إلى شيءٍ حزين وكئيب عمّا هو في الحقيقة.

Her şeyden önce, bizi daha az hissettiren bu tetikleyicilerin

حسنًا، في البداية، علينا أن ندرك المحرّضات

Gelecek şimdi yarattığımız ve inşa ettiğimiz şeyden devam ediyor.

المستقبل لا يزال مستمر بفضل الذي نبنيه و ننشئه الآن

Böyle bir şeyden sağlam kar ve buz blokları... ...yapamam!

‫لا أستطيع عمل كتل جليدية صلبة من...‬ ‫هذا!‬

Madem böyle bir şeyden korkuyorsunuz parola koyun olsun bitsin

إذا كنت تخشى مثل هذا الشيء ، ضع كلمة المرور ، دعها تنتهي.

Siz ve benden tamamen farklı bir şeyden yapılmış olduğuydu.

مكونة من مواد مختلفة كليًا عن التي كونتنا أنا وأنت.

Yaşadığı şeyden sonra daha iyi ve daha cesur dönmüş biri.

وعاد أفضل وأشجع مما تشاهده أنت وتخوضه.

Tom sevgili Mary'si hariç, gelincikleri her şeyden daha fazla sever.

توم يحب القواقِم أكثر من أي شيء عدا عزيزته ماري.

Ancak, 31 yaşındaki Saladin Adid’in pazarlık ettiği şeyden daha fazlası olun.

ومع ذلك، فإن صلاح الدين البالغ من العمر 31 عامًا أثبت أنه أفضل من هذا بكثير

"Soult'un karakteri zor ve her şeyden önce egoist" diye yazdı biri, "

كتب أحدهم: "شخصية سولت صعبة ، وفوق كل شيء مغرورة" ، "إنه

Biz rüyayı 5-6 saniye olarak görürüz fakat rüyamızda gördüğümüz şeyden 40 bölüm dizi çıkar ya

نرى الحلم في 5-6 ثواني ، لكن نحصل على 40 حلقة مما نراه في حلمنا.