Examples of using "Llego" in a sentence and their turkish translations:
Ben geciktim.
Ben geç kaldım, değil mi?
Akşam yemeğine geç kaldım.
NHK'a nasıl giderim?
Havaalanına nasıl ulaşıyorum?
Stadyuma nasıl gidebilirim?
Tom nihayet geldi.
Tiyatroya nasıl giderim?
Neredeyse her zaman zamanında gelirim.
Kente nasıl ulaşıyorum?
Kitapçıya nasıl giderim?
Tüh be. Yine geç kaldım.
Bana, "ilk önce kim vardı?" dedi.
Diğer tarafa nasıl gidebilirim?
Ben asla okula geç kalmam.
Geç kalırsam beni bekleme.
Oraya nasıl gidebilirim?
Amerikan büyükelçiliğine nasıl giderim?
Bir sonraki otobüs ile geliyorum.
Tren istasyonuna nasıl ulaşabilirim?
Otobüs terminaline nasıl giderim?
Onun söylediği bana göre mantıklı değil.
Eğer geç kalırsam azarlanacağım.
Bahse girerim oraya senden önce varacağım.
Biraz geciksem senin için bir mahsuru var mı?
2.30'da eve gelirim.
Geceleri eve geldiğimde çok yorgun olurum.
Tokyo istasyonundan ofisinize nasıl giderim?
Ben öğlen ve saat iki arasında geliyorum.
Yeni bir alan adına nasıl kaydolacağımı anlayamıyorum.
Evine nasıl giderim?
- O kadar ince sesle şarkı söyleyemem.
- O kadar yüksek oktavda şarkı söyleyemem.
- O kadar yüksek perdeden şarkı söyleyemem.
8.15'te evden ayrılırım ve 8.45'te okula varırım.
Kitbuqa ya düşmanın yaklaştığı haberi geldiği gibi oda İslam ordusuyla buluşmaya gitti.